Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::db_connect() should be compatible with vB_Database::db_connect($servername, $port, $username, $password, $usepconnect) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::select_db_wrapper() should be compatible with vB_Database::select_db_wrapper($database = '', $link = NULL) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Deprecated: Non-static method vB_Shutdown::init() should not be called statically, assuming $this from incompatible context in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 2294
Guruba gush’bakışı.... - Sayfa 50 - Arka BahÇe Forumu
Arka BahÇe Forumu  

Geri Dön   Arka BahÇe Forumu > Bahçıvanlar > Fidanlık
Kullanıcı ismi
Şifreniz
Kayıt ol SSS Üye Listesi Takvim Arama Bugünkü Mesajlar Bütün Forumları okunmuş kabul et


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Guruba gush’bakışı....
Konudaki Cevap Sayısı
14167
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
625517

Cevapla
 
Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara Modları Göster
  #491  
Eski 06-10-2007, 08:07
buena vista buena vista bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 895/3266
652 Mesaj ına 4322 Kere teşekkür edildi
Tanımlı AB bağışına ret

RİZE AA

Rize'nin İkizdere ilçesi Şimşirli köyünde AB hibe fonlarından yararlanılarak yapılmak istenen 350 bin euro tutarındaki kanalizasyon şebekesi ve arıtma tesisi projesi, köylülerin, "AB bize niye bedava para versin? Bunun altında bir şey var" düşüncesi nedeniyle hayata geçirilemedi.
İkizdere Kaymakamı Emre Çınar, kaymakamlık olarak AB hibe fonlarından yararlanarak Şimşirli köyüne kanalizasyon şebekesi ve arıtma tesisi yapmayı düşündüklerini, bu amaçla hazırladıkları projeyi ilgili makamlara sunduklarını belirtti. İlçeden hazırlanıp verilen 10 projeden sadece bu projenin ön elemeden geçtiğini belirten Çınar, bunun üzerine köyde arıtma tesisinin yapılacağı yerle ilgili araştırma yaptıklarını, 367 nüfusu olan köydeki tesis için gerekli 367 metrekarelik araziyi belirlediklerini söyledi. Kaymakam Çınar şöyle devam etti:


'AB parası istemiyoruz'
"Biz proje üzerinde çalışırken köyün 3 mahallesinden birinin sakinleri, 'Biz AB parasını istemiyoruz' diyerek projeye karşı çıktılar.
Bunun üzerine biz de projeyi diğer iki mahallede yapmaya karar verdik. Ancak bu sefer de arıtma tesisini yapmayı düşündüğümüz arazinin sahiplerinden biri, arazisini vermek istemedi.
Bütün ikna girişimlerimize rağmen bir sonuç alamadık. Bölge engebeli arazi yapısına sahip olduğu için tesisi her yerde kurmak mümkün değil. Bu nedenle yapmayı düşündüğümüz projeden vazgeçmek zorunda kaldık."
Çınar, "Böyle bir fırsat her zaman yakalanmaz. Şimşirli köyü oldukça güzel bir proje kazanacaktı" derken, köy muhtarı Necmi Şimşek köylüler arasında görüş birliği sağlanamadığını söyledi.

'Bedava niye veriyor?'

Yıllardır köylerine kanalizasyon şebekesi kurulmasını beklediklerini ifade eden Şimşek, fırsatın kaçırılmasına üzüldüğünü söyledi. Şimşek şunları söyledi:
"Biz köyde tesis için yer ararken köylülerin arasında işe siyaset karıştıranlar, bu işi kendi siyasi emellerine alet edenler oldu. Köylüler, 'AB bize niye bedava, hibe para veriyor? AB para vermesin, bunun altında Avrupa emperyalizmi yatıyor, il özel idaresi bu tesisi yapsın' şeklinde görüşler ortaya çıkmaya başladı. Bu nedenle de proje hayata geçirilemedi. Proje ile köyümüz modern bir köy olacaktı, yazık oldu."
Alıntı ile Cevapla
buena vista kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (26-10-2007), serdarkus (11-10-2007)
  #492  
Eski 07-10-2007, 17:07
kasved kasved bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Apr 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 17/238
17 Mesaj ına 81 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Endekizde trafik kazası olmaz inşallah

Temel'in eski bir kamyonu vardir.
Yolda giderken kirmizi isik yanar ve frene basar.
Kamyon durmaz önünde giden son model BMW'ye çarpar.

Temel hemen atlar, söföre yalvarir: 'Aman abi affet, sen zengin adamsin,
seni etkilemez, ama ben ömür boyu çalissam ödeyemem.'

Adam Temel'e acir ve affeder.

Yollarina devam ederler.
Ileride yine kirmizi isik yanar.
Temel kamyonu yine durduramaz.

BMW'yi hurdaya çevirir.
Yine atlayip yalvarmaya baslar: 'Aman abi, benim çoçuklarim var, affet.
Zaten arabana çarpmistim, hasar biraz daha büyüdü sadece.'

Adam: 'Tamam, gözüme görünme, bas git.' der.
Yollarina devam ederler.
Yine kirmizi isik yanar.
Temel BMW'ye yine gömer.
Bu sefer kafasini camdan çikarip, bagirir:
'Benim abi benim, devam et.'
Alıntı ile Cevapla
kasved kullanıcısına teşekkür edenler
account (24-10-2007), alihoca (26-10-2007), buena vista (07-10-2007), chem73 (08-10-2007), janus (24-10-2007), meraklı (12-10-2007), salacak (07-10-2007), serdarkus (11-10-2007)
  #493  
Eski 11-10-2007, 22:43
serdarkus - ait Avatar
serdarkus serdarkus bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 317/1236
52 Mesaj ına 2228 Kere teşekkür edildi
Tanımlı İyi bayramlar!

Sormuşlar bektaşiye,
”-Baba erenler, şarap içer misin?”
Demiş,
“-Yok ya.. çok fazla değil, anca akşamdan akşama..”

Canı sıkılmış soranın, bir daha yoklayayım şunu demiş
“-Peki ya namaz?”
“-Tabi ki kılarım, hem de bayramdan bayrama!”

Benimki de biraz erenler misali. Yazıyorum tabii, hem de neredeyse bayramdan bayrama!.

Sevenler sevilenler.. her günün hep beraber bayram gibi geçmesi dileğiyle,

İyi bayramlar!
__________________
eNiyi sistem, uygulayabildiğindir..
Alıntı ile Cevapla
serdarkus kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (26-10-2007), AnnE (12-10-2007), bikmisbroker (12-10-2007), buena vista (15-10-2007), coser (15-10-2007), dentist (11-10-2007), Emin (05-11-2007), Gozlemci (15-10-2007), Lizzy (11-10-2007), Master (12-10-2007), meraklı (12-10-2007), neron (16-10-2007)
  #494  
Eski 23-10-2007, 22:11
TheSecret TheSecret bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 193/144
60 Mesaj ına 370 Kere teşekkür edildi
Wink Farkındayız

Bazı fikirlerim var. Kendime ait, güçlü bazı fikirler. Ama her zaman bu fikirlerle hemfikir olamıyorum.

George Bush
__________________
Nobody is perfect!
Alıntı ile Cevapla
TheSecret kullanıcısına teşekkür edenler
account (24-10-2007), dentist (24-10-2007), janus (24-10-2007), Master (23-10-2007), meraklı (24-10-2007), serdarkus (05-11-2007)
  #495  
Eski 24-10-2007, 13:54
TheSecret TheSecret bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 193/144
60 Mesaj ına 370 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Kedi istememiştik zaten

*TALABANİ:"PKK ÜYELERİNİ İADE EDEBİLİRİZ"- NTV (24/10/2007 - 14:48:14)


Bir Yorum: Bir kedi vermem ama ne isterseniz veririm diyen bir zihniyet mi, g.t korkusu mu?
__________________
Nobody is perfect!
Alıntı ile Cevapla
TheSecret kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (26-10-2007), serdarkus (05-11-2007)
  #496  
Eski 24-10-2007, 16:13
dentist - ait Avatar
dentist dentist bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 1.058/2200
469 Mesaj ına 3880 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Teyzem olayı çözmüş

image001.jpg
__________________
“Çalışmadan, öğrenmeden,yorulmadan rahat yaşama yollarını alışkanlık haline getiren milletler önce onurlarını sonra hürriyetlerini daha sonra da geleceklerini kaybetmeye mahkumdurlar.”
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Alıntı ile Cevapla
dentist kullanıcısına teşekkür edenler
account (24-10-2007), alihoca (26-10-2007), Master (25-10-2007), neron (24-10-2007), Ramo (24-10-2007), serdarkus (05-11-2007), TheSecret (24-10-2007)
  #497  
Eski 25-10-2007, 09:46
meraklı - ait Avatar
meraklı meraklı bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Bulunduğu Yer: Koşuyolu
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 287/1518
251 Mesaj ına 1077 Kere teşekkür edildi
Exclamation Evlat kokusu

Gün olur ki çocukluktan gençliğe geçtiğimizde sıkı temiz ve canlı hayalleri gerçekleştirme arzusuyla yanıp tutuşurken, aile kurarız; eşimizi önceleri el üstünde taşır sonra paylaşamıyoruz anlaşamıyoruz, yöre gereği, töre gereği evlendik, geçinemiyoruz- para yetmiyor, iletişim yok-ayrı hayatları aynı mekanda yaşıyoruz diyerek hayatımızı bir şekilde idame ettiririz. Bu arada bir de çocuk yaparız…ve hatta iki-üç….Erkek olur, kız olur…Sözüm erkek olanlara- yanlış anlama olmasın erkek evlat sahiplerine….

Bebekti; kucağına aldı, göğsüne bastı, emzirdi. Kokladı uzun uzun, teninin kokusu, saçının lülesi, ellerinin minik gücünü sevdi..Evlat kokusu….O, her insana has ten kokusunun daha bebeklikten belirip büyüdükçe oturduğu, neredeyse hayata bakış açısının da rengini yarattığı bir koku. Hiçbir anne, erkek evladını ,o kadar göğsünde sakladığı, koklayıp sardığı bu küçük canlıyı, vatani göreve gönderirken “acaba sağ dönecek mi” ihtimalini düşünsün.

O da düşünmedi…Oğlu yetişti, askerlik çağına geldi. Acemi birlikten Doğu’nun karakollarına gitti. Yapılıydı, güçlüydü ama toydu. Ne kadar yetişkin arefesinde olsa da o da bir ana kuzusu idi. Okullarında hep tarihindeki kahramanlıkları okuyarak, devletinin Osmanlı olmazdan önceki oba kültürünün zaferleriyle büyümüştü. Atatürk’ün o idealist, istikrarlı, vazgeçmez ve yıkılmaz iradesini okumuştu. Okuduklarında yaşamıştı hep. Vatanının nasıl badirelerden sonra, halk olarak kendisinin ve birlikte yaşadığı toplumun nasıl eziyetler sonrası kazandıklarını yaşadığını duymuştu hep… O da bu aşkla ve vatani görev duygusuyla taburunun başında dağlarda iz sürüyordu şimdi. Komutasındaki kendi yaşıtları ,rütbesinin sorumluluğunda o da vatani görevini yapıyordu artık. Ülke bütünlüğünü tehdit eden iç ve dış nifaklarla çarpışmak zorundaydı. Dağlarda gece ve gündüzün birbirine geçtiği, uykusuz ve alışamadıkları arazi ortamında karşılaştılar bir anda düşmanla. Haince sıkıştırılmışlardı. Ateş başladı, ilk şaşkınlık atılır atılmaz karşılıklı silahlar konuşmaya başladı. Düşman tecrübeli, düşman hırslı, düşman nefret dolu saldırdı. Gencecik fidanlar tek tek düşmeye başladı soğuk ve kuru toprak üzerine. O dar boğaz vadide sel oldu taze kanlar, aktı, kudurdu toprak. Güneş çıkamadı kara bulutların ardından, hüzün ve hasat….

Haberler son dakika gündem girdiler…Kadın olduğu yerde kalakaldı, anaydı . Uzaklara gitti, kasıldı, birçığlık boğazında düğümlendi. Gözleri acımaya başladı, vücudu bir pelte, hareketleri ağırçekim bir film gibi geldi kendisine . Sanki o kendisi değil de dışarıdaki gözdü izleyen. Evladının kokusu burnunu yakmaya başladı, bunun için miydi , yitsin gitsin elinden uçsun diye miydi…. Tesellisi şehitlik mertebesi…O şimdi “şehit anasıydı” ….Olmaz mı olsundu…Canının parçası yoktu…hayatının kokusu yoktu, gücü yoktu…Varolan devleti yoktu ki, olmayana kurban olmuştu…

Analar ne için vardı, canlarının parçasını helal etmeye, vatan bütünlüğüne, özgürlüğe, ideale, daha iyi ve demokrat bir yönetime kurban vermeye………….

Ve suskunluk bir çığlıktır ; Duyulması farz olan…Başımız sağolsun…………..

Not: Ah be alihocam nerelerdesiniz...şimdi okunası ne hikayeleriniz vardı ki mahzun bırakmaktasınız....
Alıntı ile Cevapla
meraklı kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (26-10-2007), Emin (05-11-2007), Master (25-10-2007), serdarkus (05-11-2007)
  #498  
Eski 28-10-2007, 15:34
bikmisbroker - ait Avatar
bikmisbroker bikmisbroker bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Kanada
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 590/835
107 Mesaj ına 2990 Kere teşekkür edildi
bikmisbroker - MSN üzerinden Mesaj gönder
Tanımlı

http://www.gazeteport.com.tr/GUNCEL/NEWS1/GP_097793

Şırnak'ta PKK'nın yola döşediği bombanın uzaktan kumandayla patlatılması sonucunda şehit düşen Piyade Asteğmen Furkan'ın ailesi onun hatırasını, adına kurdukları internet sitesinde yaşatıyor. Şehit Furkan Işık, sitesinden "Ben sizi duyuyorum. Sessiz olursanız siz de duyacaksınız kalp atışlarımı... " diyor.



İSTANBUL- Hayatının baharında 12 askerimiz şehit oldu geçtiğimiz hafta. Daha önce kaybedilen 30 bin hayat gibi soldular... 30 bin şehit annesi, 30 bin şehit babası ve onbinlerce şehit kardeşi, şehit çocuğu kaldı geride. Onlardan bazıları acılarını şehitlerinin adına kurdukları sitelerde yaşatıyorlar. Şehit Asteğmen Furkan Işık da onlardan biri.


Vatan Gazetesi'nin internet sitesindeki habere göre, Furkan Işık, Şırnak'ta PKK'nın yola döşediği bombanın uzaktan kumandayla patlatılması sonucunda geçtiğimiz yıl şehit düştü. Anne Tülin Işık, 'Vatan sağ olsun demiyorum, içim çok fazla yanıyor" dedi cenazesinde. 22 yaşındaki Furkan Işık, Dumlupınar Üniversitesi İktisat'tan mezun olur olmaz, askere gitme kararı almıştı. Bir an önce askerliği bitirmek ve iş hayatına atılmak istiyordu. Bilgisayar hakkında çok şey biliyordu. Serbest olarak çalışıyor ve web sayfaları hazırlıyordu. Arkadaşlarının deyişiyle çok iyi bir web tasarımcısıydı. Ama teröristin kanlı elleri yakasını bırakmadı.

WEB SİTESİ TASARLAYARAK HAYATINI KAZANACAKTI

Ailesi, web sitesi tasarlayarak hayatını kazanan Furkan'ın adına bir web sitesi kurdu hatırasını canlı tutmak için. Furkan'ın doğumundan ölümüne kadar yaşadıkları ve tüm sürecin fotoğrafları doldurdu siteyi. En çarpıcı olanı da Furkan'ın doğum ve ölümünü kendi ağzından anlatan yaşam öyküsü:

"Yıl 1984…11 Aralık Salı. Sisli,puslu bir İstanbul akşamı. Süleymaniye Doğumevi muayene odasındaki görevli doktorlar ilk kontollerinden sonra "Çocuğunuzun kalp atışlarını alamıyoruz" derler ve bir şekilde hocalarını çağırıp, bir de onun görüşlerini almak isterler. Uzman doktor odada elektrikle çalışan ne kadar cihaz varsa hepsinin fişini çektirir, oda sessizliğe bürünür. Dinler ve minicik yüreğimin atışlarını duyar…Onu çağıran doktorlara da dinletir, acilen doğumhaneyi hazırlatır.

Akşam 19:35 Dünyaya ilk gözlerimi açtığım dakikalar.,.Yaşanan bunca zahmetten sonra beni saran o ipek kollar,o sıcacık kucak, yorgun ama bir o kadar mutlu bana özlemle,doyasıya bakan bir çift göz… Kokusunu hiç unutmayacağım o eşsiz o en değerli varlık...Annem…

2005 yılında Dumlupınar Üniversitesi İktisat bölümünden mezun oldum. Artık hayatın basamaklarını sırası ile çıkmak gerekiyordu. Askerliğe karar verdim.Kısa dönem istedim, yedek subaylık çıktı. Vardır bir hayır dedim. Eğitimler bitti ve Asteğmen olarak görev kurasını Şırnak çektim. Onda da bir hayır vardır dedim ve Temmuz'da birliğimdeydim… Sizlere 2007 de Mart'ta görüşmek üzere diye web sayfam aracılığı ile mesaj bırakmıştım… Sonrası…01 Eylül 2006 Cuma Akşam üzeri…Saat 17 10… Sevdiklerime ve sevenlerime…Yeni görevler üstlendim. Elbet birgün buluşacağız…Görüşmek üzere! Ben sizi görüyorum… Ben buradayım…Sessiz olursanız siz de duyacaksınız kalp atışlarımı…
Furkan IŞIK"

www.furkan.net

Web sitesini ziyaret edelim, ailesine moral ve destek verelim arkadaslar..
__________________
YATIRIM, sonu yanliş giden SPEKÜLASYONDUR
EGER, zamaninda spekülasyondan cikamazsaniz
MECBUREN yatirimci olursunuz..George SOROS
TEKNiGE iNANMA TEKNiKSiZ KALMA. Bikmisbroker
Alıntı ile Cevapla
bikmisbroker kullanıcısına teşekkür edenler
dentist (28-10-2007), flz (28-10-2007), serdarkus (05-11-2007), TheSecret (28-10-2007)
  #499  
Eski 10-11-2007, 23:39
bikmisbroker - ait Avatar
bikmisbroker bikmisbroker bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Kanada
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 590/835
107 Mesaj ına 2990 Kere teşekkür edildi
bikmisbroker - MSN üzerinden Mesaj gönder
Tanımlı

BORSA ve borsacilik bir YASAM bicimidir..
Hanımlar kızmak yok. Ben gülersiniz diye yolluyorum





ABD/ Internette bir blogda Craigslist'te bir bayanin kendisine koca bulmak icin yayinladigi bir yazi ve bunun uzerine bir yatirim uzmaninin yaptigi analiz ve verdigi cevap iktisatcilar ve finanscilar tarafindan kahkalarla karsilanmis.

Iktisadi analiz becerisinin en alakasiz olabilecegini dusundugunuz bir durum da dahi ne derece faydali olup, sizi yanlis karar verme durumundan kurtarabilecegine dair guzel bir diyalog.

Iste guzel, etkiliyici oldugunu iddia eden bayanin bir koca adayindan bekledikleri ve bir erkek finanscinin ona verdigi yanit:

Nerede Yanlis Yapiyorum?

Ok, lafi dolandirmak biktim. Ben 25 yasinda guzel (olaganustu guzel) bir kizim. Ayrica anlasilir ve harikulade. Newyork'lu degilim. Evlilik icin yillik en azindan 500.000 $ geliri olan bir adam ariyorum. Kulaga ne kadar garip geldiginin farkindayim ama sunu da dusunun ki yillik yarim milyon dolar New York gibi bir yer icin orta sinif sayilabilecek bir gelir. Yani cok abartmiyorum sanirim.
Var mi buralarda yillik yarim milyon dolar kazanan biri? Ya da onlardan birisinin karisi? Bana ipucu verebilir misiniz? Yillik 200-250 bin dolar kazanan bir is adamiyla iliskim oldu ama maddi anlamda engellerle doluydu. 250bin dolar bana bati central park'ta yasamayi vaadetmeye yeterli degil. Yoga derslerinden tanidigim bir kadin bir yatirim danismaniyla evlendi ve suan Tribeca'da yasiyor, o kadindan eksik hicbir seyim yok. O zaman o neyi dogru yapiyor? Nasil onun seviyesine erisebilirim?

Asagida sorularimi siraliyorum:

- Bekar zengin adamlar nerelerde takiliyorlar? Bana belirli bar, restorant isimleri verebilir misiniz?

- Bir esten beklediginiz nelerdir? Lutfen durust olun beyler, duygularimi incitmekten korkmayin.

- Ozellikle bir yas araligini hedeflemeli miyim? (bu arada ben 25 yasindayim.)

- Neden yukari dogu tarafindaki savurgan hayat yasayan kadinlar bu kadar basitler? Zengin adamlarla evli ama onlara hicbir sunamayacak kadar "duz, basit" kadinlar gordum. Diger yandan barda tek basina oturmaya mahkum olmus inanilmaz hatunlar? Buradaki sorun nedir?

- Hangi meslek gruplarina bakmam lazim? Herkes avukat, yatirim danismani, doktorlari bilir. Bu adamlar gercekte ne kadar kazanir ve nerelerde takilirlar? Su hedge fundcularin takildiklari yerler nereler?

- Evlilik yada sadece kiz arkadas olma konusunda nasil karar verirsiniz? Ben sadece EVLILIK ariyorum.

Lutfen hakaret edecek seyler yazmayin. Ben burada kendimi durustce ortaya koyuyorum. Butun guzel kadinlar yuzeyseldir en azindan ben oyleyim. Cikamayacagim adamlar aramiyorum, gorunusu, kulturu, zevkleri uymayan.

Iste finansci dostumuzun zekice analizi ve verdigi yanit:



Yazinizi buyuk bir ilgiyle okudum ve ikileminizi son derece anlamli buldum. Size su analizi sorununuz icin sunuyorum:

Oncelikle ben sizin zamaninizi harcamiyorum. Yillik yarim milyon dolardan fazlasini kazanan biri olarak sizin kriterlerinize uyuyorum. Bunu belirttikten sonra ne dusundugume gelince: Tum yonetim, isletme kurallarini bi kenara birakalim, oneriniz basit bir ticaret: Siz ortaya guzelliginizi ben de parami getiriyorum.

Benim gibi bir adam icin teklifiniz sirdan, basit ve boktan bir is teklifi. Bakin neden? Buraya kadar guzel, sorun yok. Ama soyle bir mahzur var ki, zamanla sizin guzelliginiz sonecek ama benim gelirim surekli artmaya devam edecek. Aslinda benim gelirim buyuk ihtimal artacak ama su kesin ki siz gittikce guzellesmeyeceksiniz.

Iktisadi terimlerle aciklamak gerekirse siz deger kaybeden bir kiymetli varlik (asset) iken ben deger kazanan kiymetli bir varligim. Ayrica sadece deger kaybetmiyorsunuz, deger kaybetme hiziniz da gittikce hizlaniyor. Izin verin aciklayim: Su an 25 yasindasiniz ve onumuzdeki 5 yil icin bu muthis guzelliginiz devam edecektir ama her gecen yil azalacaktir bu. Hele 35'e geldiginizde kafaniza bir tas dusecektir.

Wall Street terimleriyle de aciklamak gerekirse sizi bir ticari pozisyon (trading position) olarak dusunebiliriz, satis degil tut (not a buy and hold) Yani engel... evlilik. Ticari yaklasimla sizi satin almak mantikli degil (bu benden istediginiz sey) Onun yerine leasing etmeyi tercih ederim! Belki cok acimasiz oldugumu dusunuyorsunuz ama sunu soylemeliyim ki eger param gidecekse, yani siz de, guzelliginiz gittikce azaldigi icin bir ciktiya "out" ihtiyacim var. Bu kadar basit. Dolayisiyla bu anlasma evlilik yerine cikma "dating" durumunda mantikli olur.

Bundan konudan ayri olarak, kariyerimin ilk yillarinda etkin marketler ile "efficient market" ilgili calistim. Sunu merak ediyorum ki, sizin gibi cazibeli, guzel ve harikulade bir guzellik nasil olurda aradigini su ana kadar bulamaz? Dolayisiyla guzelliginizle ilgili bahsettiklerinize inanmakta zorluk cekiyorum.

Bu arada, her zaman kendiniz icin para yapabilecek bir yol bulabilirsiniz ve sonra bu zor konusmalara gerek kalmaz.

Ama su da var ki, siz yine de yolunuzu bulacaksiniz. Klasik "pump and dump"! (hisse senedi fiyatlariyla ilgili yanlis, yanli yorumlar sonrasinda fiyatlarinin birden artip sonrasinda sonmesi)

Umarim soylediklerim sizin icin yardimci olur ve soyledigim gibi leasing olayina girmeye karar verirseniz haberim olsun.

New York etkileyici bir yer...
__________________
YATIRIM, sonu yanliş giden SPEKÜLASYONDUR
EGER, zamaninda spekülasyondan cikamazsaniz
MECBUREN yatirimci olursunuz..George SOROS
TEKNiGE iNANMA TEKNiKSiZ KALMA. Bikmisbroker
Alıntı ile Cevapla
bikmisbroker kullanıcısına teşekkür edenler
dentist (11-11-2007), flz (11-11-2007), meraklı (14-11-2007), neron (12-11-2007), TheSecret (14-11-2007)
  #500  
Eski 13-11-2007, 22:07
TheSecret TheSecret bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 193/144
60 Mesaj ına 370 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

Alıntı:
bikmisbroker´isimli üyeden Alıntı
BORSA ve borsacilik bir YASAM bicimidir..
Hanımlar kızmak yok. Ben gülersiniz diye yolluyorum

Aslında bu kararı vereli bir süre oluyor ama paylaşmak istememiştim. Şuanda paylaşacağıma da "banane lam" deme ihtimaliniz çok yüksek. Ben yine de bir şeyler yazayım.

Çok uzun bir süre yorucu ve yıpratıcı, nefes almamacasına ekran takipçisi (prostat olmaktan son anda yırtmış olabilirim ), hızlı bir açığa satışçı, azılı bir traderdım. Öyle ki; aracı kuruma gitmediğim zamanlarda ayrı kalmamak için hem eve hem de işyerine bağlanmış derinlikli IBS data sağlayıcı ile yanıma çay içmeye gelen eş, dost, abi, kardeş kim varsa onlarla ilgili olamayacak kadar duble asosyal birisi olup çıkmaya başlamıştım. Yaşam biçimimin karakterimi de komple değiştirmeye başladığında önce sağlığım bozuldu. Sonrasında etrafımda kimselerin kalmadığını, tüm tanıdığım insanların borsa camiasından olduğunu, onların da benden pekte farksız asosyal bireyler olduğunu farkettiğimde derinlikleri kapattırarak başladım işe. Uzunca bir süre, en azından kendimi buluncaya kadar borsayla alakalı olmayacağımı da söyledim aracı kurum müdürüne.

Bir süredir ayrıyız derinlik pencerelerinden. Arada bir televizyonun teletexine elim gitmiyor değil hani. Ne olmuş bi bakiim bari diyesi geliyor insanın. Buna rağmen başarabildiğim bir süre daha ayrı kalmayı düşünüyorum ekranlardan. Umarım bu "bir süre" uzunca bir süre olur. İşimden artan zamanımda arkadaşlarımla sohbet edebiliyor, balık tutabiliyor, fasıl eşliğinde 1 duble de olsa rakı içebiliyorum artık.

Bu yaptıklarım elbette harika şeyler. Lakin, bir durum var ki; borsada trade yapmak, sigara tiryakisi olmaya benziyor. Bıraksanızda, etkilerini üzerinizden atsanızda, bir gece uyurken rüyanızda o derin nefesi çekiyorsunuz ciğerlerinize. Uyandığınızda mı? O sizin iradenize kalmış.
__________________
Nobody is perfect!
Alıntı ile Cevapla
TheSecret kullanıcısına teşekkür edenler
account (14-11-2007), bikmisbroker (16-11-2007), dentist (14-11-2007), Master (13-11-2007), meraklı (14-11-2007), neron (14-11-2007)
Cevapla


Konuyu Toplam 1 üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş arama yap
Modları Göster

Yetkileriniz
Yeni konu açabilirsinizdeğil
Yanıt gönderebilirsiniz değil
Eklenti gönderebilirsiniz değil
Mesaj düzenleyebilirsiniz değil

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Kapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 13:16 .


Telif Hakları vBulletin v3.5.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
Tercüme ve Tasarım : Arka & Bahce