#11
|
||||
|
||||
Sonsuzluğa Doğru
Yorgundum, birkaç büyük bardak çay içtikten sonra, sık sık elektriklerin de kesilmesinden dolayı erkenden yatağa girdim.
Ardı arkası kesilmeyen öksürük krizi ile uyandım. Su içtim, boğazımdan yavaş akmasını sağlayarak bardak bardak, bir lokma da ekmek aldım ağzıma. Yeniden yatağa girdim, bir o yana, bir buyana derken kaçan uykumu yakalayamadım, bir türlü. Çıkıp yataktan, giyindim ve bilgisayarı açtım arkabahçeye baktım. Sayın Mazhi’nin son gönderdiği iletiyi okudum. Ecevit, sonsuzluğa doğru yola çıkmış! Uykum büsbütün kaçtı. Yolun açık olsun dürüst ve ilkeli adam. Sen nazikliğinle, demokratlığınla, laik çizginle, doğruluğunla ve sanatçı kişiliğinle benim hafızama kazınmıştın. |
Emin kullanıcısına teşekkür edenler | ||
alihoca (06-11-2006) |
#12
|
||||
|
||||
Basit, yalın ve çıplak gerçek
Allah rahmet eylesin...Cumhuriyetin tarihinde yerini aldı.
|
neron kullanıcısına teşekkür edenler | ||
alihoca (06-11-2006) |
#13
|
||||
|
||||
Rabindranath Togore, Çeviri (1941) Bülent Ecevit
Artık gidiyorum...
Şimdi gün ağardı, karanlık köşemi aydınlatan lamba söndü Bir davet geldi ve ben yol için hazırım Bu ayrılış gününde bana bol şans dileyin arkadaşlarım Beraberimde ne götüreceğimi sormayın Seyahatime boş eller ve ümideden bir kalple çıkıyorum...
__________________
"İşler ehline verilmediği zaman kıyameti bekle " Tl nin kıymetini bilelim. Para sende varsa herkeste olan , sende yoksa kimsede olmayandır. Piyasaya söz geçiremiyorsan sözünü dinle :) |
#14
|
|||
|
|||
Hiç bir zaman mutlak iktidar olmadığı halde O hep iktidrardı ,hep saygı gördü hep sevildi hep bir numaraydı çünkü Dürüsttü, Romantikti ,Şair ruhluydu,Kibar ve Nazikti, Dik duruşluydu ,Kıbrıs fatihiydi , siyasi arenada pigmeler arasında bir Dev'di...O gönül adamıydı...
Arkandan rakiplerin ,düşmanların bile senden sevgi ve saygıyla bahsediyorlarsa demekki adam'mışsın ,adam gibi adam'mışsın ,işte Sayın Bülent Ecevit adam gibi adam olanlardan biriydi... O ' herşeyden öte.. Gönüllerin Fatihi'ydi... Allah rahmet etsin. |
darius kullanıcısına teşekkür edenler | ||
alihoca (07-11-2006) |
#15
|
|||
|
|||
Güle Güle Karaoğlan
İlk gençlik yıllarımızın küçük burjuva diye burun büktüğümüz, Afyon Ekimi yasağını kaldırıp, Ayşe’yi Tatile Kıbrıs’a gönderirken cesur bellediğimizdi. Sonraki yıllarda mavi gömleğini giydik. Beyaz güvercinini sevdik. Kendisini umut, Tarım Reformu ve Köy Kent Projesini kurtuluş belledik. Şiirleri ile coştuk, yarınlarımızın güvencesi dedi, Gençlik kollarında göreve koştuk.
O kırk yıllık laci takımı ile köy köy seçim gezilerine katılırken; mitinglerine katıldık, afiş astık. Yaşı kırk elli olup amca dediklerimizle birlikte yakalanıp, karakollarda dayak yerken, yoldaş oluverdik izbelerde birinci cigaralarımızın nefeslerini paylaşırken. Mahkeme kapılarında sıra beklerken, çektiğimiz işkencelere birlikte güldük. O, öldürüleceği haberleri salınan mitinglere gidecek kadar cesur ve inatçıyken, biz de hiç umursamadık sicilimiz bozulup fişlenirken. Ama Ata’sının kapattığı tarikat ve cemaatleri savunurken ve Ata’sına karşı akrabam diye Vahdettin’i masum ilan ederken; nezakatini sevip, dürüstlüğüne hayran olup, yoluna baş koyanları boynu bükük bıraktı giderken. |
alihoca kullanıcısına teşekkür edenler | ||
Emin (07-11-2006) |
#16
|
||||
|
||||
Gidenin Ardından
Kıymetli ve sicili bozuk Ali Hocam, o kadar kusur Vahdettin'in akrabasında da olur.
Bu kadar siyaset simsarı içinde hata yapanları aramaya kalksak bana göre en az hatayı Rahmetlide buluruz. Dürüst olmak elbette ki tek başına bir ölçü olamaz ama hiç de azımsanacak bir şey değildir. Solda birleşme konusundaki inatçılığı, vakti zamanı geldiği halde tadında bırakıp şu siyaseti, kenara çekilmemesi; Devlet Bahçeli'nin gazına gelip erken seçim kararını alarak, AKP'nin ezici bir çoğunlukla iktidara gelmesini sağlaması, hele hele şu meşhur "af" konusunda kader kurbanlarının yanında, nice kişiyi kurban edecek kasapları da piyasaya salması ve birkaç diğer konularda ona iki kez oy veren bir seçmen olarak benim de serzenişlerim var ama yapacak bir şey yok. Belki de benim bilmediğim başka doğruları vardı ve o istikamette son nefesine kadar didindi durdu. O artık aramızda yok, tarihin malı ve bizler yaşadığımız sürece aklımızda bıraktığı iyi kötü izlerle anmış olacağız, hepsi bu. Dediğim gibi; göreceli de olsa dürüsttü, kibardı, demokrattı, laikti, şairdi, iyi bir eşti benim anlayışıma göre. Geldi ve kendince izler bırakarak geçti bu dünyamızdan. Adettendir, ölenin arkasından iyi şeyler söylenir ki, iyi şeyler söylenecek biriydi. "Ölü bizim, Allah rahmet eylesin." (Gaziantep Atasözü) Sakın yanlış anlama bu çıkışımı; sen de diyeceklerini demişsin zaten, sadece şu: "...yoluna baş koyanları boynu bükük bıraktı giderken." sözüne takıldım ve bunca sözü o yüzden yazdım. Hem, en azından, öyle ya da böyle gidenin arkasından ister istemez boynumuz bükük, içimiz buruk olmaz mı? |
#17
|
||||
|
||||
Gidenin ardından kötü söylenmez adettendir.Ancak son dönemlerinde yaptığı yanlışlar yenilir yutulur cinsten değil.80 Yıllık resmi tarihe inat;koca M.Kemal`e inat Vahdettin hain değildi diye söyle.Milletin tarihi birlikteliğini yıkmaya çalışan,Yalan söyleyen tarih utansın türünden laf edenler çanak tut.Anlaşılır bir hata değildi.
Bu ülkenin çivisi olan laiklik konusunda şüpheli işler yap.Laiklik karşıtı kimseleri sadece koltuk uğruna partine al meclise taşı. Ülkenin kaderini değiştirecek sosyal demokrat bütünlüğü bozacak bir sürü yanlış yap.Velhasıl Ali hocam da güzel söylemiş.Bu işin bir muhasebesi yapılsaydı.Ülkenin siyasi debgesini olumsuz etkileyen belkide bugünün siyasi ve ekonomik çarpıklığının oluşmasında en büyük katkı onundur. |
Ramo kullanıcısına teşekkür edenler | ||
alihoca (08-11-2006) |
Konuyu Toplam 1 üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Konu Seçenekleri | Bu Konuda Ara |
Modları Göster | |
|
|