Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::db_connect() should be compatible with vB_Database::db_connect($servername, $port, $username, $password, $usepconnect) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::select_db_wrapper() should be compatible with vB_Database::select_db_wrapper($database = '', $link = NULL) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Deprecated: Non-static method vB_Shutdown::init() should not be called statically, assuming $this from incompatible context in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 2294
Tencere - Arka BahÇe Forumu
Arka BahÇe Forumu  

Geri Dön   Arka BahÇe Forumu > Nadas Alanı > Dünya Hali > Gözlem-Tespit
Kullanıcı ismi
Şifreniz
Kayıt ol SSS Üye Listesi Takvim Arama Bugünkü Mesajlar Bütün Forumları okunmuş kabul et


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Tencere
Konudaki Cevap Sayısı
308
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
146205

Cevapla
 
Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara Modları Göster
  #1  
Eski 23-02-2006, 20:11
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Tencere

Oktay EKŞİ oeksi@hurriyet.com.tr

Hani ifade özgürlüğü?


ROMAN yazarımız Orhan Pamuk ile Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hırant Dink hakkında dava açıldı diye kıyamet koparan, ‘Ülkenizdeki ifade özgürlüğü, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) istediği ölçütlere uygun hale gelmedikçe siz Avrupa Birliği üyesi olamazsınız’ diye tepemizde tokmak döven Avrupalı entelektüeller merak ediyoruz neredeler?

Baştan söyleyelim:

Orhan Pamuk’un hiçbir gerekçe, hiçbir kanıt göstermeden kendi ulusunu (yanlış anlamayın, Türk ulusunu demek istedik) alenen suçlaması nedeniyle dava açılmasına zaten karşı idik. Pamuk’un "Türkler bir milyon Ermeni, 30 bin Kürt öldürdü" anlamındaki sözleri gülüp geçilecek ve çok çok acınacak bir şeydi.

Hırant Dink hakkındaki davanın bizce bir temeli vardı. Ama o, en sonunda özür dileyen bir açıklama yaptı. O zaman da mesele bize göre bitti.
Devamı
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/...zarid=1&gid=61
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Eski 25-02-2006, 10:25
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı 2070’ten su mektubu

2070’ten su mektubu

2002 yılının Nisan ayında "Cronicas de los Tiempos" dergisinde yayınlanan "2070 Yılından Mektup Var" adlı makaleyi, Türkçe'ye çeviren TEMA, çevre bilincinin artırılması amacıyla bu makaleyi internet kullanıcılarına e-posta olarak göndererek, dikkat çekmeye çalışıyor.

Bir kişinin ağzından, 2070 yılındaki çevreyi ve susuzluk nedeniyle yaşanan olayların anlatıldığı makalede, "50 yaşıma henüz girdim fakat görünüşüm 80 yaşında gibi. Ciddi böbrek sorunum var çünkü yeterince su içmiyorum. 5 yaşımdayken yarım saat boyunca duş almaktan çok hoşlanıyordum. Şimdi ise vücudumuzu temizlemek için mineral yağlı havlular kullanıyoruz. Önceleri, kadınların güzel saçları vardı. Şimdi ise su kullanmadan temiz tutmak için kafamızı kazıtmak zorundayız. 20 litre su için sokaklarda saldırılar çok yaygınlaştı. Önceleri, yetişkinler için önerilen su içme miktarı günde 8 bardaktı. Şimdilerde, sadece yarım bardak için izinliyim. Halkın dış görünüşü korkunç. Cilt kanseri, mide ve bağırsak ve idrar yolları hastalıkları ölümlerin ana nedeni. Bebekler özürlü, mutasyona uğramış ve fiziksel bozuklukla doğuyorlar. Hükümet soluduğumuz hava için (yetişkin bir insan için günde 137 metreküp) bizi ödeme yapmak zorunda bırakıyor. Bunu ödeyemeyenler havalandırılmış bölgelerden kovuluyorlar" deniliyor.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Eski 25-02-2006, 10:36
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Tencere

Ben anlamam borsadan,arsadan.Mademki arka bahçe inşaatı başladı az bilgimizle bilgi karmaşası yaratacağımıza hemen bahçenin ücra bir köşesine çeklip tencereyi kurup sevgiden,hayattan,gönülden,basından ordan burdan lezzet kaynatmaya karar verdim.Gönüldaşlarımın kurduğu bu yeşil alanın yapılanmasında azcık katkım olursa mutlu eder beni.Gel şurdan tut hocam diyen yok ama illaki de güzel şeylere davet beklememeli.
Velhasıl dibi derin kendi kara,altı ateş bu tenceremizin kaynamasında bizimde herkesden çalı çırpı beklerim.Sevgiyle kalınız.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Eski 25-02-2006, 11:56
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Ey Ahali



Ey Ahali;
Resimleri olan zatı muhteremleri bir dönem çok izledik çok gördük.O günkü gazatelerde şu kadar memleketi dolandırdılar,şu kadar para çarptılar.şu kadar hayali fatura bastılar falan filan yazıldı.Sonra ingiltereye kaçtıkları yazıldı çizildi,Asalım keselim şu kadar hapis naraları attık.
Hakikaten meram ettim bunlar hapisteler mi? yoksa bizim paracıklarla aşklarını mı tezelerler hele bir deyiverin.
Alıntı ile Cevapla
Ramo kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (21-05-2007)
  #5  
Eski 26-02-2006, 10:29
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Buz kırıldığında...

Yazarlar

26 Şubat 2006
Bekir COŞKUN bcoskun@hurriyet.com.tr

Buz kırıldığında...


ÇOĞU emekli bürokrat. Doğa Koruma Vakfı’nı kurdular. Aralarında müsteşarlar, genel müdürler, daire başkanları var. Vakfın Başkanı, eski Milli Parklar Genel Müdürü Nevzat Ceylan.

Öbür çevrecilere hiç benzemiyorlar.

Devlet geleneğinden gelen alışkanlıkları sürdüğü için birbirlerine "Sayın" diyorlar.

Her zaman kravatlılar ve koyu takımları üzerlerinde.

Konuşmaları ne konuda olursa olsun bir sürü kanun numarası geçiyor içinde. Terfi ve kıdeme göre birisi kıpırdadığında öbürleri ayağa kalkıyor. Ve biraz sonra diyelim ki "2158’in geçici E bendine göre..." diye başlıyorlar...

Devamı:
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/...zarid=2&gid=61
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Eski 28-02-2006, 22:15
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı İnternetten elektrik hırsızlığı

İnternetten elektrik hırsızlığı

Diyarbakır'da internet aracılığıyla dijital elektrik sayaçlarının program şifrelerini kırarak, haksız kazanç elde ettikleri iddia edilen 28 kişilik şebeke ortaya çıkarıldı.

Edinilen bilgiye göre, bir ihbarı değerlendiren Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, Diyarbakır başta olmak üzere bazı illerde dijital elektrik sayaçlarının program şifrelerini internet aracılığıyla kırarak, abonelerin tüketimini az gösteren bir şebekeye yönelik operasyon düzenledi.

Yaklaşık 4 ay boyunca gizlilik içerisinde
yürütülen çalışma sonucunda, Mardin'in Kızıltepe ilçesinden şebekeyi yönlendirdiği bildirilen 26 yaşındaki S.D. ve şebeke üyeleri Ş.K, M.B, M.Ş.E, M.T, M.V.Ç, M.A.Ç, M.Ş.Ç, İ.Ç, A.B, S.U ve V.R. gözaltına alındı.
Devamı:
http://www.sabah.com.tr/gun140.html

Bizim Milletimiz bunlara akıllı der vessalam...
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Eski 14-04-2007, 23:40
meraklı - ait Avatar
meraklı meraklı bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Bulunduğu Yer: Koşuyolu
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 287/1518
251 Mesaj ına 1077 Kere teşekkür edildi
Exclamation Konumuz görme engelliler;

Toplumumuzda var olan ama görmeyi reddettiğimiz gayri safi milli hasılada da payı olan ama, acımayı seçtiğimiz ,yoğunlukta da yok saydığımız körlerrr..

Onlar varlar. Onlar yaşamaya çalışıyorlar. Onlar üretiyorlar. Onlar o kadar hassas ki bizim önemsemediğimiz esprileri ciddiye alıp küsebiliyorlar bile.

Onlar varlar. Aralarında toplu birleşim sağlayıp birbirlerine destek olarak sosyal hayatta varlıklarını inatla sürdürebiliyorlar. Onlar serigrafta kurşun kalem basıp, konser verip, okullarda ve sair yerlerde engelli vatandaşların nasıl bir mücadele içinde olduklarını anlatmaya çalışıyorlar.

Onlar hassas, onlar yapıcı, onlar oldukça kibar. İncitmek son dilekleri. Kimileri doğuştan kimileri sonradan dünya gözlerini yitirmişler. Ama onlar hala görüyor.

Bizim görmeyi reddettiğimiz pekçok şeyi görüyor. Onlar insanı görüyor.
Yaşam mücadelesinde harcadıkları enerji, sevilerindeki yücelik ama kırgınlıkları ile varlar.
Haydarpaşa daki konuşan yaya ışığına tepki veren kadın gibi " niye bu ha bire konuşuyor" a karşılık onlar yaşıyor. Onlar caddeleri, göremedikleri ışıkları, tökezledikleri kaldırımlarıyla yaşıyorlar.

Onlar ürettikleri çorapla, bastıkları reklamlardan elde ettikleri ile yaşıyorlar. Onlar veremediğiniz suyla, ancak sesini duyup ısısını hissettikleri cattle ya da ocaklarla yaşıyorlar.
Onlar anahtar deliklerini parmaklarının hassasiyeti ile yoklayarak bulup açtıkları kapının gerisinde yaşıyorlar.

Onlar yaşıyorlar........

Kimilerinin göz kapakları tamamen yapışmış, kimilerinin göz bebekleri yok sadece beyazı ortada....optik göz uzvu alacak bütçeleri olmadan kara gözlüklerin arkasında yaşıyorlar.

Onlar aynayı bilmeden ayna gibi yansıtarak yaşıyorlar. Çoğu eş sahibi olamadan, çocuğum diyerek sevemediği çocuklarla yaşıyorlar. Onlar size-bize inat yaşıyorlar.

Renkler vardır ya gördüğümüz ama algılama güçlüğü çektiğimiz, işte o renkleri içlerinde yaşatan rengin verdiği enerjiyle rengi tanıyan onlar var ya, işte onlar bizimle aynı caddeleri aynı kaldırımları paylaşıyorlar. Sözde güya yapılan esprileri, alaydır bunlar ancak, kimilerinin yaşamsal külfeti kaldıramadıkları hasetlikten doğan bir kıskançlıktır- hoş karşılamaya ancak karşılayamadıkları anda kabuklarına çekilip sadece kendilerine dönmelerine sebebtir.

Hakkımız var mı...Onlara yaşama kolaylığı getirmek yerine onları zorlamaya hakkımız var mı....??

Görme duyusunun yokluğu, gönül gözünü ve diğer duyuları alarma geçirir...Bir nevi savunma mekanizması. Onlar dokunarak, duyarak ve koklayarak anlarlar. Bir insanın ona gerçekten samimi yoksa lâleddayin mi yaklaştığını sadece duyumsarlar...

Eyyyy ahaliiii, var mı siz de böylesi bir yeti. Kapatın gözlerinizi ve yazmaya çalışın. Ne yazdınız. Yazabildikleriniz karanlık dünyanızda sadece olan -bilinen kelimeler...Ama onlar yaşıyorlar................


www.gormeengelliler.com.tr
Alıntı ile Cevapla
meraklı kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (15-04-2007), buena vista (15-04-2007), Emin (10-05-2007), flz (15-04-2007), Ramo (15-04-2007)
  #8  
Eski 15-04-2007, 14:23
buena vista buena vista bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 895/3266
652 Mesaj ına 4322 Kere teşekkür edildi
Tanımlı İstikamet, yeni ayarlar, marş marş!

SAYIN Meclis Başkanı'mız buyurmuşlar: "Kendinizi yeni Türkiye'ye ayarlayın!"
Oooo, kusura bakmayın ama, biz onu çoktan yaptık, hani bir deyim vardır -affınıza sığınarak söyleyelim- "Yaya kaldın Tatar ağası!" derler.
Biz kendimizi, sizin mensubu olduğunuz parti iktidara geldiğinden beri ayarlamıştık, üstelik, maziniz geleceğin teminatıydı... Maziniz deyince hemen kaşlarınızı çatmayın, Erbakan Hoca'nın partileri mazinizdi... Yine affınıza sığınarak söyleyelim ki, boynuzun kulağı geçtiğini de bilenlerdeniz.
Bazıları, sizin cumartesi günkü mitinge, hakkında soruşturma bile açılmamış, ortada delil olmayan bir söylenti için, "Sakın haaa, bu darbecinin mitingine gitmeyin!" diye nasihat vermenizi yadırgamışlar. Öyle ya, ortada dedikodudan başka laf yok, ama sizin böyle söylemenizi hem bulunduğunuz makamın yüceliğiyle hem de cebinizdeki hukuk diplomasıyla bağdaştıramamışlar...
Gafiller!
Kendilerini "Yeni Türkiye"'ye ayarlayamamışlar; alışa alışa ayarlanacaklar, şeyini şey ettiğiniz şeyler!
* * *
ONLAR bir Başbakan danışmanının, Amerikalılara yaranmak, onlara hulus çakmak için patronunu pazarlarken "Adamı hemen deliğe süpürmeyin!" demesini de yadırgamışlardı herhalde...
Oysa "Merdikıpti şecaat arz ederken sirkatin söylermiş!" diye bir deyim de vardır.
* * *
BİZ laikliğin elden gideceğine kendimizi alıştırmışız, ayarlamışızdır.
Bugünün Başbakanı, yarının Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ayarın nasıl yapılacağını açık seçik göstermiştir:
"Tutturmuşlar, laiklik elden gidiyor, diye. Yahu bu millet istemedikten sonra, tabii elden gidecek..."
İşte, bu lafın söylendiği günden beri biz kendimizi ayarladık.
* * *
BİZ "laiklikle Müslümanlığın birlikte yaşanacağına" iman edenlerdendik.
Ne zaman ki muhtemel cumhurbaşkanının "Hem laik hem Müslüman olunmaz!" hikmetiyle sarsıldık, imanımızdan kuşku duymaya başladık; hemen kendimizi ayarladık, laiklikle Müslümanlığı ayırdık.
* * *
ATATÜRK "Ne mutlu Türküm!" diyene der, biz de "Türküz!" diye kendimizi mutlu sanırdık, meğer değilmiş.
Ne zaman ki muhtemel cumhurbaşkanımız, "Yahu bu milletin bütünlüğü, ne mutlu Türküm, diyene ifadesiyle sağlanır mı? Osmanlı 30'u aşkın etnik grubu ümmet düşüncesiyle bir arada tuttu" deyince, "Ne mutlu Türküm!" lafını da yeni bir ayara tabi tutmamız gerektiğini anladık ve yeni ayarı yaptık.
* * *
DOĞRUSU birtakım alametlere bakıp "Türkiye Cezayir olur mu?" diye bayağı ayarımız bozuluyordu.
Bereket versin, muhtemel cumhurbaşkanımız, "Merak etmeyin, biz hazmettire hazmettire geliyoruz" deyince ayarımızı, bu müjdeye göre ayarladık.
* * *
VELHASIL, sayın Meclis Başkanı merak buyurmasınlar, bizim ayarımız tamamdır ama, ileride zatıalilerinin ayarı ne olur, bunu bilemeyiz.
Ola ki sandıktan "ayarı bozuk" oylar çıkar da...

h.pulur@milliyet.com.tr
Alıntı ile Cevapla
buena vista kullanıcısına teşekkür edenler
flz (15-04-2007), janus (17-04-2007), Lizzy (16-04-2007)
  #9  
Eski 16-04-2007, 19:25
buena vista buena vista bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 895/3266
652 Mesaj ına 4322 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Binlerce İzmirli uğurladı

Aksaray yakınlarında geçirdikleri trafik kazasında can veren Zafer İlköğretim Okulu öğrenci ve velileri son yolculuklarına gönderildi

İLKER ÇOBAN/ÖZGE İPEKÇİOĞULLARI/SÜLEYMAN SAĞAT/KADİR KEMALOĞLU
Yeniasir

Okul gezisine giderken Aksaray yakınlarında geçirdikleri trafik kazasında yaşamlarını yitiren Zafer İlköğretim Okulu öğrenci ve velileri binlerce İzmirlinin katıldığı törenle son yolculuklarına uğurlandı. İzmir Valiliği'nin kararıyla cenazeler, merhum Belediye Başkanı Ahmet Piriştina'nın cenaze töreninin yapıldığı Konak Meydanı'ndan kaldırıldı. Kazada yaşamlarını yitirenlerin yakınlarının feryatları, yürekleri dağladı. Cenaze törenine Hükümet adına Devlet Bakanı Mehmet Aydın'la birlikte katılan Başbakan Yardımcısı ve Spordan Sorumlu Devlet bakanı Mehmet Ali Şahin, "Şehit olarak kabul ettiğim bu kardeşlerimizin ruhları şad olsun" diye konuştu. Öte yandan İl Milli Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğan, tüm okullara yazı göndererek bugün sabah İstiklal Marşı öncesinde ölenler için saygı duruşunda bulunulmasını istedi.

Polisler teselli etti
İzmir'in kalbi dün, saat 12.00'de Konak Meydanı'nda attı. Elim kazada vefat edenlerin yakınları saat 11.00'den itibaren Hükümet Konağı önünü doldurmaya başladı. Gidenlerin ardından ağıtlar yakan vatandaşlar, polisler tarafından teselli edildi. Aileleri tarafından son yolculuğuna Konak Meydanı'ndan uğurlanmasına karar verilen 18 cenaze saat 12.00'de Konak Meydanı'na getirildi. Alkışlar arasında meydana giren tabutlar, vefat edenlerin yakınlarının önünden geçirilirken acı dolu görüntüler yaşandı. Ölenlerin yakınları önlerinden geçen tabutlara sarılmak isterken polisler tarafından güçlükle engellendi. Bu sırada ölen İbadettin Açan'ın amcası Yusuf Açan, kısa süreli baygınlık geçirdi. Baygınlık geçirenlere, sağlık ekipleri ve polisler müdahale etti. Valilik önüne getirilen tabutlara sarılan aileler, gözyaşlarına boğuldu.

Yüreklerimizde yaşatacağız
Cenaze törenine öğle namazından hemen önce Spordan Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ve Devlet Bakanı Mehmet Aydın da katıldı. Şahin ve Aydın, kürsünün hemen önündeki Elif Çalmanda'nın bulunduğu tabutun başındaki dedesi Aziz Çalmanda'ya başsağlığı dileklerini iletti. Cenaze namazı öncesinde konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğan, eğitim camiasının çok büyük bir acı içinde olduğunu belirterek, "Ateş yüreklerimizi yakmaktadır. Hayatını kaybeden yavrularımız ve meslektaşlarımız ebediyen yüreklerimizde yaşayacaktır" diye konuştu.
Kamil Aydoğan'ın ardından Spordan Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, kalabalığa seslendi. Şahin, ünlü şair Cahit Sıtkı Tarancı'nın ölümü anlatan şiiri ile başladığı konuşmasında şunları söyledi: "'Neylersin ölüm herkesin başında, Uyudun uyanamadığın olacak, Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında? Bir namazlık saltanatın olacak, Taht misali o musalla taşında' diyor Cahit Sıtkı Tarancı. Milletçe acımız çok büyük. Herkes yas tutuyor. Hayatını kaybeden herkese devletim ve hükümetim adına rahmetler, kederli ailelerin yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum. Sözlerin sükut ettiği zamanı yaşıyoruz."

Alkışlamayın, dua edin
Şahin'in konuşmasının ardından cenaze namazı kılındı. Namazda kadın ve erkekle birarada saf tuttu. Cenaze namazını İl Müftü Vekili İlyas Öztürk, Konak Müftüsü Ümit Çimen ve Buca Müftüsü Mehmet Gündoğdu birlikte kıldırdı. Erkekler, kadınlar ve çocuklar için 3 kez ayrı ayrı niyet edilerek 3 ayrı namaz kılındı. Namazın ardından İl Müftü Vekili İlyas Öztürk, "Dinimizde cenazelerin alkışlanması gibi bir şey yok. Lütfen dualarla uğurlayınız" diye uyararak alkışlanmaması isteğinde bulundu. Konak Meydanı'na gelen 18 cenazenin 16'sı defnedilmek üzere Buca Kaynaklar Mezarlığı'na, 2 cenaze ise, Kemalpaşa'ya götürüldü.

11 cenazeyi ailesi aldı
İzmir'e getirilen 29 cenazeden 18'i Konak Meydanı'nda törende yer alırken Azize Sevinç ile Çağan Adıgüzel, Kadifekale'deki Yapıcoğlu Camii'nde kılınan öğle namazının ardından toprağa verildi. Naz Tümek, Yeşim Aygün, Ergül Aygün ve Serpil Öznur da Buca Laleli Camii'nde kılınan ikindi namazının ardından Kaynaklar Mezarlığı'nda toprağa verildi. Beyhan Saruhan Bayındır'da, İbrahim Yalçınkaya Foça'da, Gülşen Dayan Balıkesir'in Edremit ilçesinde, Halil Adıgüzel Kütahya'nın Simav ilçesinde ve Özlem İncesi de Menderes'te aileleri tarafından son yolculuğuna uğurlandı.


Pilot: "En üzücü uçuşumdu"
Cenazeleri İzmir'e getiren İZ-AİR'e ait uçağın 43 yıllık deneyimli pilotu Necmi Ekinci ise yolculuk sırasında yaşadığı olayların etkisinden uzun süre kurtulamadı. Hayatının en üzücü uçuşu olduğunu söyleyen pilot Ekinci, "43 yıllık uçuş hayatımda tek üzüntülü uçuşumdu. Bu kadar yavrunun cansız bedenini taşımak bana çok zor geldi. Onların tabutlarını sırtımda taşıdım. Allah, böyle bir acı bir daha kimseye yaşatmasın" diye konuştu.

'Cennet' şarkısıyla cennete gittiler

Kaza öncesi kullanılan kamera görüntülerinde öğrencilerin Ferhat Göçer'in parçasını söyleyip eğlendikleri görüldü

ŞARKININ SÖZLERİ
Bana ne gelecekse dünyanın sonu
Bitecekse bitsin artık hayat yolu
Korkum yok içim rahat huzurla dolu
Aşkı yaşadım senle bir ömür boyu

Yüzümdeki çizgilerin bile adı sen
Aldığım her nefesin sebebi sen..

Dünyaya bir daha gelsem sevgilim,
Arar bulurum yine seni severim..
Cenneti değişmem saçının teline,
Ömrümün yettiği kadar seni severim..

mini yorum: inanilacak gibi degil..Bu kaza beni aglatti..Büyük bir aci..
Alıntı ile Cevapla
buena vista kullanıcısına teşekkür edenler
dohol (16-04-2007), flz (16-04-2007), Lizzy (16-04-2007), meraklı (16-04-2007)
  #10  
Eski 16-04-2007, 22:34
Master - ait Avatar
Master Master bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Kalamış
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 6.503/2290
5427 Mesaj ına 23007 Kere teşekkür edildi
Post İzmir de bir Cami duvarından

capture2.jpg kısa ve öz..
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez
Alıntı ile Cevapla
Master kullanıcısına teşekkür edenler
account (16-04-2007), alihoca (06-05-2007), Ceenk (17-04-2007), meraklı (16-04-2007), Ramo (22-04-2007), zumbul (17-04-2007)
Cevapla


Konuyu Toplam 1 üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş arama yap
Modları Göster

Yetkileriniz
Yeni konu açabilirsinizdeğil
Yanıt gönderebilirsiniz değil
Eklenti gönderebilirsiniz değil
Mesaj düzenleyebilirsiniz değil

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Açık
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 08:36 .


Telif Hakları vBulletin v3.5.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
Tercüme ve Tasarım : Arka & Bahce