#11
|
|||
|
|||
''Tek Dost Kalan Tütünüm''
...
Tütünü bilir misin? "Kız saçı" demiş zeybekler, Su içmez her damardan, Yerini kolay beğenmez, Üşür Naz eder, Darılır İki parmak arasında kıyılmış, Bir parçası var kalbimin İncecik, ak kağıtlara sarılır, Dar vakit yanar da verir kendini. Dostun susan dudağına... Sokaklardan, Kıyılardan, Gök mavisinden, Ekmeğinden, Canevinden ayrı düşmeye Yani bütün hasretlerin kahrına Ve zehrine çaresiz kalmaların, İlk nefesi Hızır gibi yetişir Cibalide sarılan cıgaranın... ... |
#12
|
||||
|
||||
Bir Dr Dostumuzdan email
Keneden tehlikesiz kurtulmak için işe yarayan kolay bir yöntem var.
Özellikle parmak aralarına ve saç diplerine ve sırta yapışanlar için büyük bir kolaylık. Bir büyük parça pamuğu top haline getirin ve üzerine sıvı sabun dökerek tamamen sıvı sabun ile kaplanmasını sağlayın. Daha sonra kenenin bulunduğu derinin üzerini (sıvı sabuna allerjiniz yoksa tabii) bu pamuk ile kaplayın. 15-20 saniye sonra kenenin girdiği yerden kendiliğinden çıktığını göreceksiniz. Bu yararlı bilgiyi lütfen doğayı sevenlere, avcılara, diger ihtiyac duyabileceklere iletin.
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez |
Master kullanıcısına teşekkür edenler | ||
#13
|
|||
|
|||
Meyveler ve sırları
Kara üzüm'ün gece görüşü sağladığını biliyor musunuz? Portakalın gizli faydası ne?
PORTAKAL: Her gün portakal veya C vitamini almak insanın keyfini düzeltiyor, enerji seviyesini yükseltiyor. Daha iyi bir libido ve daha güzel bir orgazm yaşamanızı sağlıyor. KARA ÜZÜM: Gece görüşünü artırıyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında pilotlara çok yardımcı oldu. ENGİNAR: Yüksek kolesterole bire bir. Her gün 450 gram enginar kolesterol seviyesinin yüzde 20 düşürüyor. ISIRGAN OTU: Prostat kanserine bire bir... Ancak 40 yaşını aşkın erkeklerde sık sık tuvalete gitme ihtiyacına neden oluyor. KIRMIZI BİBER: günde 2.5 gram tüketilen kırmızı biber sindirime iyi geliyor ve mide ağrısını ortadan kaldırıyor. Ayrıca sinir sistemine bağlı ağrıları da azaltıyor. ISPANAK: magnezyum bakımından çok zengin olan ıspanak, bir ağrı kesici olarak işlev görüyor. Günde 250 miligram alınan magnezyum kadınların regl ağrılarının hafiflemesini sağlıyor. (VATAN) |
#14
|
|||
|
|||
Nar girmeyen eve doktor girer
1 bardak nar suyu, 2 kadeh kırmızı şarap, 10 bardak yeşil çay ve 4 bardak kızılcık suyu ile aynı seviyede antioksidan madde içeriyor.
5 Temmuz 2007 Perşembe Ayşegül Aydoğan Atakan Columbia Üniversitesi New York Presbyterian Hastanesi kardiyologlarından Doç. Dr. Özgen Doğan, yapılan son araştırmaların, nar suyunun damar tıkanıklığını önleyici özelliğini ortaya çıkardığını belirtti. Doğan, şu bilgileri verdi: "Hayvan deneylerinde, nar suyuyla beslenme sonrasında damar plakları ve tıkanıklıkları yüzde 44 geriledi. İnsanlar üzerinde yapılan bir araştırma ise 2 hafta boyunca günde 50 ml nar suyunun, tansiyonu artıran enzimi yüzde 36 düşürdüğünü gösterdi. Bu sayede tansiyon yüzde 5 düşürüldü." 10 bardak yeşil çay yerine geçiyor Narda, kansere karşı koruyucu antioksidanlar bulunuyor. Nar suyundaki antioksidan miktarı, kırmızı şarap, yeşil çay, kızılcık ve portakal suyuna göre 3 kat daha fazla. 1 bardak nar suyu, 2 kadeh kırmızı şarap, 10 bardak yeşil çay ve 4 bardak kızılcık suyu ile aynı seviyede antioksidan madde içeriyor. Narda ayrıca C vitamini, demir ve potasyum var. Nar: Nargiller familyasından; Akdeniz bölgesinden Japonya'ya kadar yabani olarak yetişen canlı kırmızı çiçekli, dört köşe dallı, hafifçe dikenli bir ağaççıktır. Yaprak kenarı ve sapı kırmızımtraktır. Çiçekleri parlak kırmızıdır. Meyvesi portakal büyüklüğünde, esmer kırmızı renkli, çok tohumludur. Yenen kısmı, tohumlarının etli ve bol usareli kısmıdır. Ağacın gövde, kök ve dal kabukları; nişasta, mannit, reçineli maddeler, asitler, tanen, punicin ve olkoloidler taşır. Nar kabuğundan yapılan ilaçlar tenya düşürmek için kullanılır. Nar, şifalı bitkiler literatüründe yer alır. Genellikle besleyici ve tedavi edici ilaç ve panzehir olarak ağız yoluyla çeşitli karışımlarla birlikte yenilir ve içilir, haricen de merhem olarak kullanır. Onun sadece meyvesi değil, çiçeği, çekirdekleri, suyu ve kabukları da çeşitli karışımlar halinde tıbbi olarak kullanılır. Narın vücudu ve kalbi kuvvetlendirme, ishali kesme, şerit düşürme, burun poliplerine faydalı olma gibi yararları bulunmaktadır. Ancak içerdiği bazı kimyevi maddeler yüzünden mide ve bağırsak hastalığı olanların, küçük çocukların ve hamilelerin fazla kullanmamaları tavsiye edilir. Tatlı nar midede çabuk çözüldüğü için hazmı kolaydır. Ancak zaman zaman midede şişkinlik ve gaz meydana getirdiği için ateşli hastalığı olanlara iyi gelmeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca tatlı nar mideyi kuvvetlendirir, boğaza ve akciğerlere faydalıdır, öksürüğe iyi gelir. Ekşi nar ise mide yanmalarına karşı faydalıdır, diğer narlardan daha fazla idrar söktürür, ishali ve kusmayı keser, karaciğer hararetini söndürür, kabızlığı giderir, kalp ve mide ağzındaki ağrılara iyi gelir. Suyu zarıyla birlikte çıkarılıp bal ile merhem kıvamına gelinceye kadar pişirilip diş etlerine sürüldüğünde diş eti tahrişine iyi gelir. Dolama / tırnak iltihabı ve cerahatli yaraların tedavisinde nar çekirdeğinin balla birlikte karıştırılarak merhem halinde tatbik edilmesi tavsiye edilir. Nar çiçeği de yaralar için kullanılır. (MILLIYET) |
buena vista kullanıcısına teşekkür edenler | ||
account (06-07-2007) |
#15
|
|||
|
|||
Bazı sabahlar şiş uyanıyorsanız bunun nedeni tuzu çok suyu az tüketiyor olmanız olabi
Dilara Koçak
''Tuz aynı zamanda sodyum mudur?'' sorusu hep kafaları karıştırır. Her ne kadar ikisi birlikte düşünülse de tuz ve sodyum aynı anlamda değildir. Sodyum klorür bildiğimiz sofra tuzunun asıl adıdır. Sofra tuzu yüzde 60 klor, yüzde 40 sodyumdan oluşur. Tuz deyince ilk önce hipertansiyonu olanlar yani yüksek tansiyonlu kişiler kulak kabartırlar. Çünkü sodyum ile yüksek kan basıncı arasında önemli bir bağlantı vardır. Ancak yine de sodyum beslenmemizde mutlaka olması gereken bir besin öğesi olarak karşımıza çıkar. Sodyum bir mineraldir ve besinlerde de doğal olarak bulunmaktadır. Sodyum sınırlı diyetlerde sadece tuzsuz yemek yetmeyebilir bazı besinleri tuz içeriklerine de dikkat etmek gerekir. Böbrekler, vücuttaki sodyum dengesini ayarlayan en önemli organdır. Böbreklerde bir sorun olmadığı sürece vücuttaki sodyum konsantrasyonu çok yüksek seviyelere çıkmaz. Sodyum vücutta depo edilen bir mineral değildir. Ancak vücuttaki fazla sodyum, böbrek hastaları tarafından atılmaz. Çünkü bu hastalık durumunda böbrek normal işleyişini yerine getiremez. Yüzükler küçüldüyse Sodyum eksikliği ile karşılaşmak çok karşılaşılan bir durum değildir çünkü birçok besinden alabiliyoruz. Ancak kusma, ishal gibi elektrolit kaybının yaşandığı problemler olduğunda vücuttaki sodyum düzeyinde düşüş yaşanabilir. Az su içildiği dönemlerde aşırı tuzlu yenilmesi, dehidrasyona sebep olabilir, ödem ve baş ağrısı şikâyetleri oluşabilir. Toplumumuzda bireylerin yüksek kan basıncına çok duyarlı olduklarını da düşündüğümüzde çok tuzlu besinler yenilmemesi ve yeterli su içilmesi gerçekten büyük önem kazanmaktadır. Yüzükleri parmağınızı sıkmaya başladıysa tuz tüketimini azaltıp su tüketiminizi arttırın, idrarınızın rengini kontrol edin. İdrarınız koyu sarı ise yeterli su içmiyorsunuz demektir. Eğer beslenmenizde aşırı tuz tüketimi yapıyorsanız bunu azaltmanız kan basıncınızı dengelemede size yardımcı olacaktır. Vücuttaki sodyum düzeyini böbrekler ayarlar. Sodyumun fazla miktarı depo edilmez. Fazla alınan sodyumun büyük bir kısmı idrarla, daha az oranlarda da terlemeyle atılır. Örneğin, yüksek sodyum içeren besinler alırsanız, fazlasını atmak için daha çok idrara çıkarsınız. Böylece idrarla fazla sıvı kaybettiğinizden, susadığınızı hissedersiniz. Bazı besinlerin 100 gramındaki sodyum miktarı Turşu (salatalık) 1353 milgram (mg) Ketçap 1042 mg Kaşar peyniri 710 mg Edirne peyniri 252 mg Yumurta 138 mg Dana eti 80 mg Levrek 68 mg Süt 49 mg Yoğurt 47 mg Salça 38 mg Mercimek 30 mg İyotlu tuzun farkı İyotlu tuzun farkı ise normal sofra tuzuna iyot eklenmiş olmasıdır. Vücudun iyoda da ihtiyacı vardır. İyotlu tuz tüketildiğinde, vücudun iyot ihtiyacına destek verilmiş olur. İyot tiroit bezi çalışmasını düzenleyerek, guatr hastalığının oluşumunu engelleyici etki yaratır. Günlük tuz gereksinimi iki gram, yani yaklaşık bir çay kaşığı kadardır. Hiç tuz ilave etmeden besinlerin içindeki tuzlardan dahi bu miktarı karşılamak mümkündür. Salça, turşu, zeytin, hardal, salamuralar ve bazı soslar, tuz kısıtlamasına ihtiyaç duyulan yüksek tansiyon, böbrek ve bazı karaciğer hastalıklarında dikkatli tüketilmelidir. Tuzlu tada karşı duyarlılığınız varsa tuz tüketiminizi yavaş yavaş azaltarak yeni tat alışkanlığı kazanabilirsiniz. Önce masaya tuzluk koymaktan vazgeçerek başlayabilirsiniz. Et, balık, tavuk, kuru baklagiller, süt, yoğurt, yumurta ve pirinç, makarna, yulaf ezmesi gibi daha az sodyum içeriği olan ürünleri tercih edebilirsiniz. Lezzet katma alışkanlığınız yemeklerinize tuz eklemek yönündeyse tuz yerine çeşitli baharatları kullanarak tuz tüketim alışkanlığınızı düşürebilirsiniz. Etiket okuyarak daha fazla bilgi sahibi olun Sodyumsuz: Ürünün bir porsiyonundaki miktarı 5 miligramdan az sodyum içeriyorsa bu ifade kullanılır. Çok düşük sodyumlu: Ürünün bir porsiyonunda 35 miligram veya daha az sodyum varsa bu ifade kullanılır. Düşük sodyumlu: Ürünün bir porsiyonunda 140 miligram veya daha az sodyum varsa bu ifade kullanılır. Sodyumu azaltılmış: Üründeki sodyumu normale göre en az yüzde 25 oranında azaltılmış anlamına gelir. Dyt.Sanem APA |
#16
|
|||
|
|||
Bu kuruyemişler faydalı.. Tabi asiriya kaçmamak sartiyla.
Kuruyemişlerin pek çok yararı var. Örneğin beyaz leblebi zayıflamaya yardımcı oluyor. İşte kuruyemişler ve faydaları...
Badem Beden ve zihin yorgunluğunu giderir. Böbrek ,mesane ve tenasül yollarındaki iltihapları giderir. Baş ağrısı karaciğer ve böbrek ağrılarını hafifletir. Fındık Vücuda kuvvet verir. Kalp rahatsızlıklarının en önemli nedeni olan yüksek kolestrolün düşürülmesinde en önemli ilaçtır. (%25.2 oranında)İnsan vücuduna yaralı kalsiyum, demir, karbonhidrat, yağ ve çinko ile metabolizmayı düzenler, kemiklerin gelişmesini sağlar.E vitamini açısından zengindir. Kansızlığa karşı koruyucu etki yapar.Kanser yapıcı etmenlerin oluşmasını önler yada oluştuktan sonra onları etkisiz hale getirerek vücudu korur. Antep fıstığı Antep fıstığında kolesterol yoktur. Kandaki kolesterol seviyesini düşürür. Kroner kalp hastalığı riskini azaltır. Antep fıstığı, protein yönünden 2 kat,fosfor yönünden 4 kat etten daha üstündür.İnce bağırsakta glikoz emilimini azaltır ve kan şekerinin yükselmesini önler. Yer fıstığı Vücudun gelişmesini sağlar. Beden ve zihin gücünü arttırır.Göğsü yumuşatır. Öksürük söktürür. Kabuklu yer fıstığı İçeriğinde sabit yağ ve proteinli maddeler vardır. Böbrek ve safra kesesi ağrılarını hafifletir. Beyaz leblebi Mide suyunu çekmede ve zayıflamak isteyenler için açlıklarını bastırmada önemli bir işleme sahiptir. Sarı leblebi Hammaddesi nohuttur.Vücudu kuvvetlendirir. Anne sütünü arttırır. Ayçekirdeği Ayçekirdeğinin içeriğindeki yağ damar sertliğini giderir. Kalp, sinir hastalıklarını önler. Bol E vitamini ve protein içerir. Cinsel gücü arttırır. İktidarsızlığı önler. Kabak çekirdeği Mükemmel bir kurt ilacıdır. Günde çocuklarda 10-15 adet,büyüklerde 20-30 adet kabak çekirdeği yenmelidir.Tenya solucanlarını gidermek için de kabak çekirdeği iyi bir ilaçtır. Mısır Yüzde 18.3 gibi yüksek oranda lif içerir. Mısırın içeriğindeki yüksek karbonhidrat enerji seviyesini yükseltir. İçinde protein, kalsiyum,demir,fosfor, A vitamini bulunur. (Hürriyet) |
#17
|
|||
|
|||
.....?
CİNSEL GÜÇ DESTEKLERİ VAR MI?
Gazete ve dergiler "Cinsel istek azalması kadınlar ve erkekler arasında hızla yayılıyor!" diye yazdıkça "Bu işin doğal bir çözümü yok mu hocam?" diye e-posta gönderenlerin sayısında patlama oldu. Umumi arzuya uyarak (!) erkekler ve kadınlarda cinsel gücü artıran doğal besinlerin listesini veriyoruz. Umarız faydalı olur! Erkekler için: Tarçın, kekik, hardal, nane, vanilya gibi baharat grubu besinler. Susam, ceviz, badem, fındık gibi yağlı tohumlar. Kuşkonmaz, yeşil biber, kereviz, roka, şalgam, soğan gibi sebzeler. Pekmez, bal gibi tatlılar. İstiridye, hindi gibi hayvansal besinler. Ve tabi ki keçiboynuzu. Kadınlar için: Çilek (şampanya ile birlikte tavsiye diliyor!) Tarçın, köri, baharatlı, acı, kırmızı biberli yiyecekler ve mutlaka çikolata. Özellikle de bitter çikolatalar. (Hürriyet) |
buena vista kullanıcısına teşekkür edenler | ||
Ramo (07-10-2007) |
#18
|
|||
|
|||
Sonbahar hastalıklarından korunabilirsiniz..
NTV-MSNBC
Güncelleme: 17:55 TSİ 17 Ekim 2007 Çarşamba İSTANBUL - Havanın soğuması, daha çok kapalı mekanlarda vakit geçirme de bu virütik hastalıkların öksürük, hapşırık, elle temas gibi yollarla yayılmasını kolaylaştırıyor. İstanbul Özel Hizmet Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Güldehen Akbaş sonbaharda sık rastlanan hastalıklar ve bu hastalıklardan korunmanın doğal yolları hakkında bilgi verdi. Haberin devamı Nezle Çok çeşitli virüslerle oluşan bir üst solunum yolu enfeksiyonudur. Hapşırık, burun akıntısı, burun tıkanıklığı ile başlar. Halsizlik ve iştahsızlık görülebilir. Ateş her zaman olmayabilir. Grip Grip genelde nezle işle karıştırılır. İnfluenza virüsü ile oluşan yüksek ateş, kas ve eklem ağrıları ile seyreden bu hastalık dikkat edilmezse önemli komplikasyonları olabilen bir virütik enfeksiyondur. Sinüzit Burun etrafındaki boşlukların iltihaplanmasıdır. Geniz akıntısı, burun tıkanıklığı, ağız kokusu vardır, ateş olabilir. Faranjit Yutak iltihabıdır. Boğazda yanma, ağrılı yutkunma, ateş, boyun lenf bezlerinde şişme görülebilir. Bronşit Bronşların iltihaplanmasıdır. Soğuk algınlığını takiben kuru olan öksürük yerini balgamlı öksürüğe bırakır. Bazı hastalarda hırıltılı solunum, nefes darlığı ve sırt ağrılarıda görülebilir. Astım Her yaşta görülebilir. Çocuklarda daha sık görülür. Nöbetler halinde gelen öksürük, hırıltı ve nefes darlığı ile kendini gösterir. Astım nöbetlerinin en önemli nedeni allerjenler ve nezle grip gibi virütik infeksiyonlardır. Zatürre Akciğer dokusunun iltihabıdır. Üşüme, titreme, yüksek ateş ve öksürükle başlar sonrasında koyu balgam, nefes darlığı, göğüs ağrısı eklenir. Mutlaka tedavi ve takip gerektirir. SONBAHAR HASTALIKLARINDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ Hasta kişilerle yakın temastan (tokalaşmak, öpüşmek) kaçınılmalı, İnsanların toplu olarak bulundukları kalabalık ortamlara girilmemeli, Eller bol su ile sıkça yıkanmalı, Ellerin göz ve burun ile teması önlenmeli, Hasta kişilerin eşyaları (kalem, kitap, bardak...) kullanılmamalıdır. Ayrıca hastalıklardan korunmak için doğal korunma yöntemlerini de göz ardı etmemek gerekir. Öyle ki doğal besinler ile hastalıklara karşı bağışıklık sistemimizi güçlendirebilir, virüslere karşı kalkan oluşturabiliriz. Bu nedenle sonbahar ve kış aylarında doğal besinlerin tüketimini arttırmalıyız. Domates ve kayısı gripten korur Domates içerdiği C, E vitaminleri ve potasyumla beraber bir antidoksidan olan likopen sayesinde vücudu grip ve nezleden korur. Grip ve soğuk algınlığına karşı bir diğer silah olan kayısı, içerdiği A ve B3 (niasin) vitamini, kalsiyum, magnezyum, potasyum ve fosfor sayesinde grip ve nezleye karşı bünyemizi korur. Elma, şeftali, üzüm, portakal ve nar bağışıklık sistemini güçlendirir Bağışıklık sistemini güçlendirici özelliği olan elma B3 ve E vitamini, potasyum ile bol miktarda pektin içerir. Şeftali de içerdiği A, B3, C vitaminleri ile folik asit, beta karoten ve potasyum sayesinde gribe karşı savunma mekanizmasını güçlendirir. Üzüm vücut direncini artırır Üzüm bol miktarda A ve C vitaminleri, mineraller en çokta demir ve potasyum içerir. Bu sayede vücudun daha dirençli olmasını sağlar. Nar C vitamini deposudur Ayrıca demir ve potasyum yönünden de zengindir. Narın yararlarıyla ilgili pek çok bilimsel çalışma vardır özellikle de bağışıklık sistemini güçlendirdiğinden virüslerle karşı karşıya olduğumuz sonbahar ve kış mevsiminde bolca tüketilmelidir. Portakal öksürüğü azaltır Bağışıklık sistemini güçlendiren, grip ve soğuk algınlığından koruyan meyvelerin başında gelen portakal içerdiği C vitamini ve folik asit sayesinde öksürüğü azaltır. Vişne suyu ateş düşürür Ateşli hastalıklara karşı güçlü bir silah olan vişnede A vitamini ve potasyum bulunur. Vişne suyu ateşi düşürüp susuzluğu giderir. |
#19
|
|||
|
|||
postama gelen bir mesaj..umarim dogrudur..
Kulak Masaji:
> > Kulak; ceninin, ana rahmindeki durusunun sematik olarak aynisidir. > Ve tüm akupunktur noktalari, kulak üzerinde bu esasa göre yer > almistir. > > Simdi... > Basiniz, boynunuz, beliniz, sirtiniz, bacaklariniz, kalcaniz, > ayaklariniz, omzunuz.... agridiginda yapacaginiz tek sey: > Kulaklarinizin her noktasina masaj yapmak. > > Kulaginizi bas ve isaret parmaklarinizin arasina alin ve > kulakkepçesinden baslayip, dayanabildiginiz kadar güçlü sikarak masaj > yapin. > Ilk anda bazi noktalar aciyacaktir. > (Bunlar, bedende agriyan bölgelerin, kulaktaki refleks noktalaridir) > > Kisa bir süre sonra bu agrilar kaybolacaktir. > 2 -3 dakika bu masaji yapmaniz yeterli olur. > Isterseniz uzatabilirsiniz de. > Zaten masajin sonuna dogru bedeninize bir sicakligin yayildigini > hissedeceksiniz. > Bunun ardindan agrilarinizin azaldigini ve kayboldugunu da... > > Hiç bir yan etkisi olmayan bu uygulamayi her zaman her yerde, > kendinize > ve agrisi olan yakinlariniza uygulayabilirsiniz. Yoruldugunuzda, > uzun otobüs ya da araba yolculuklarinda oturmaktan agrilara maruz > kaldiginizda, çok üsüdügünüzde ve bedeninizi dengeye kavusturmak > için, mucize benzeri bu uygulamayi kullanabilirsiniz. > > - "Dört tane agri kesici aldim. Hala agriyor" diyerek bas agrisindan > kivranan taksi soförünün, ona yaptigim iki dakikalik kulak masajinin > ardindan yasadigi mutlu saskinlikla, benden ücret almadan > tesekkürlerle > ugurladigini hala hatirliyorum. > Önemli olan kulagin her noktasina dokunun. > Kulaginiz size hemen yanit verecektir. > Kulaklar bedeni hisseder, görür ve duyar. > Siz de sefkatli ellerinizi esirgemeyin. > > Dogal Terapiler Uzmani > Haluk Otman > > |
#20
|
|||
|
|||
Kalp sağlığı için portakal ve ceviz yiyin
Amerikan Natural Health dergisi, kalp sağlığını korumaya yardımcı olan gıdaların bir listesini yayınladı
AMERİKAN Natural Health dergisi, farklı üniversitelerin araştırmalarını derleyerek kalp sağlığını korumaya yardımcı olan gıdaların bir listesini yayınladı. Çikolata ve yeşil çay gibi bilinen gıdaların yanı sıra portakal ve cevizin de çok faydalı olduğu ortaya çıktı. İşte derginin tavsiye ettiği yiyecekler: 1. ÇİKOLATA: Günde 3 parça bitter çikolata yemek, kolesterolü yüzde 36, kalp krizi riskini ise yüzde 50 düşürüyor. 2. YEŞİL ÇAY: Yüksek oranda antioksidan, A, C ve E vitaminleri içeriyor. 3. SOMON: Kalp sağlığı için gerekli olan Omega 3 asidi, somon balığında yüksek oranda bulunuyor. Doktorlar herkese haftada bir kez, bir avuç büyüklüğünde somon balığı yenmesini tavsiye ediyor. 4. CEVİZ: Günde birkaç avuç ceviz yemek kalbe giden kan dolaşmını düzenliyor, damar sertleşmesini önlüyor ve kalp hastalığı riskini yüzde 30 azaltıyor. 5. YULAF EZMESİ: İçerdiği lifler sayesinde kalp sağlığını koruyor. Ayrıca protein, kalsiyum, demir, çinko, bakır, magnezyum ve E vitamini içeriyor. 6.KUŞKONMAZ: Vücuttaki zararlı yağ hücrelerinin atılmasına ve kolesterolun düşmesine yardımcı olarak kalbe iyi geliyor. 7. PORTAKAL: Portakal, greyfurt ve limon gibi turunçgiller kötü kolesterol seviyesini düşürmeye yardımcı oluyor. 8. KURU ERİK: Antioksidan oranı en yüksek besinlerden biri... Lif içeriği sayesinde kalp hastalıkları riskini azaltıyor. 16 adet kuru erik günlük lif ihtiyacının yüzde 25’ini karşılıyor. 9. YER ELMASI: Birçok antioksidan içeren yer elması, serbest radikalleri vücuttan atarak kalp sağlığını koruyor. 10. PAPAYA: Egzotik bir meyve olan papayanın içindeki sindirim sistemini düzene sokan enzimler kalp kaslarını koruyor, potasyum ise kalbi besliyor. VATAN |
buena vista kullanıcısına teşekkür edenler | ||
janus (03-02-2008) |
Konuyu Toplam 1 üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Konu Seçenekleri | Bu Konuda Ara |
Modları Göster | |
|
|