Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::db_connect() should be compatible with vB_Database::db_connect($servername, $port, $username, $password, $usepconnect) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::select_db_wrapper() should be compatible with vB_Database::select_db_wrapper($database = '', $link = NULL) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Deprecated: Non-static method vB_Shutdown::init() should not be called statically, assuming $this from incompatible context in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 2294
AtatÜrk - Sayfa 2 - Arka BahÇe Forumu
Arka BahÇe Forumu  

Geri Dön   Arka BahÇe Forumu > Nadas Alanı > Dünya Hali > iç-dış politika
Kullanıcı ismi
Şifreniz
Kayıt ol SSS Üye Listesi Takvim Arama Bugünkü Mesajlar Bütün Forumları okunmuş kabul et


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
AtatÜrk
Konudaki Cevap Sayısı
23
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
24307

Cevapla
 
Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara Modları Göster
  #11  
Eski 18-05-2006, 14:04
bikmisbroker - ait Avatar
bikmisbroker bikmisbroker bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Kanada
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 590/835
107 Mesaj ına 2988 Kere teşekkür edildi
bikmisbroker - MSN üzerinden Mesaj gönder
Tanımlı Natioanal Geographic dergisinden..Tarih January 1929

"Turkiye Okula Gidiyor"
Ataturk'un buyuklugunu bir defa daha anlamak icin Lutfen Okuyunuz, arkadaslariniza ve yakinlariniza iletiniz..


http://rapidshare.de/files/20754956/...or_1_.pdf.html
__________________
YATIRIM, sonu yanliş giden SPEKÜLASYONDUR
EGER, zamaninda spekülasyondan cikamazsaniz
MECBUREN yatirimci olursunuz..George SOROS
TEKNiGE iNANMA TEKNiKSiZ KALMA. Bikmisbroker
Alıntı ile Cevapla
bikmisbroker kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (18-05-2006), dentist (18-05-2006), hakanen (18-05-2006), Mazhi (18-05-2006), ocenomer (25-01-2020)
  #12  
Eski 12-10-2006, 16:24
bikmisbroker - ait Avatar
bikmisbroker bikmisbroker bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Kanada
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 590/835
107 Mesaj ına 2988 Kere teşekkür edildi
bikmisbroker - MSN üzerinden Mesaj gönder
Tanımlı

BIR TURK GENCININ ATA'YA HITABESI

Sevgili Atam!

Sana bu hitabeyi 33 yasina girmis, Gelecek guzel gunlerden coktan umut kesmis, Temel egitimini tamamlamis, Ve ancak simdilerde seni taniyabilmeye
baslayan, Turk istikbalinin evlatlarindan biri olarak yaziyorum.


Seni ilk gordugum gunu dun gibi hatirlarim.
Ilkokul birdim. Miniciktim.
Elimde beslenme cantam, onlugumun cebinde annemin sevgisi,
sinifimda bilim ogrenecektim.
Karatahtanin dort parmak uzerine ortalanmis cercevenin icinden bana bakiyordun..
Bakislarin keskindi.
ABC'den sonra ilk ogrendigimdin; Gazi Mustafa Kemal'din.
Cocuktum...
Bana, bize, tum dunya cocuklarina bayram armagan etmistin.
Armaganini, uygun adim sol-sag-sol Sol-sag-sol Kutladik...
Kacimizin ayagi su toplamisti, kacimiz bayilmistik...
Biz bayramlarda aglayan cocuklardik.

(Ne zaman salincakta sallanan fotografini gorsem, gecen 23Nisan'lara yanarim.)

Ortaokul ve lisede hep seni anlattilar bana...
Dunyaya ancak yuz yilda bir gelen dahiydin...
Sahin bakislarin vardi, hurriyete asIktin...
En azili dusmanlarina karsi bile merhametliydin,
Ama savas meydanlarinda karsinda kimse duramazdi.
Aslandin, kaplandin, kartaldin, panterdin...
Ozgur geleceklere acilan pencereydin.

Sozun ozu benim sevgili atam;
Kodumu oturtan milli egiticiler boyle anlatmislardi.
Beni milli bir sekilde egitenler, Failatun, failatun, failatun, failun olcu sistemini, Niagara Selalesi'nin yukseklik ve debisini, Yes, it is a pensil demesini,
Deli Ibrahim'in kupesini, Bir bir kafama yerlestirdiler de;
Bana senin insan yonunu anlatmadilar.
Sigara tiryakisi oldugunu, Raki ictigini,
AsIk oldugunu, Evlendigini, Bosandigini,
Kim bilir kac geceler Savas meydanlarinda cesetlere bakip,Icin icin agladigini,
Ozlemlerini, hasretlerini,
Gelecegi kazanmaya dair fikirlerini, Anlatmadilar.

Bana, bize, tum dunya genclerine Bayram armagan etmistin.
Armaganini, uygun adim sol-sag-sol sol-sag-sol Kutladik...

Kacimizin ayagi su toplamisti.
Kacimiz kicina yedigi sopa yuzunden altina isemisti.
Biz bayramlarda bunalan genclerdik.

( Ne zaman baloda smokinli fotografini gorsem, gecen 19 Mayis'lara yanarim.)

Bir yandan;
Heykellerini diktik,
Daga-tasa siluetlerini cizdik,
Her kitaba, her yaziya Mutlaka senden alintilar yerlestirdik.

Bir yandan;
Her isin kolayina kactik, Ticarette kazik attik, Uretim yerine kopyaladik, Bilimadamlarini sindirdik, Aydinlari yargiladik,
Yoktan yere nice vatan hainleri urettik, Coktan yere nice amacsiz gencler yetistirdik.

Zeki, cevik ve ayni zamanda duzenciydik.
Egitimi siyasete kurban verdik, Ekonomiyi siyasete kurban verdik, Aydinlik olmasi gereken gelecekleri Siyasete kurban verdik.

Varligimiz siyasi emellere armagan oldu...

Benim biricik Atam;
Biz Demokles'in kilicini sapindan degil Keskin yanindan tutmayi marifet bildik.
Sozun ozu sevgili Atam Senin ruhunu gidim gidim ictik, Tukettik...

Tukettik...
Tukettik...

Dedemden babama, babamdan bana Politikaci tabiriyle "enkaz devralmis" bulunmaktayiz.
Bu gidisle biz, cocuklarimiza devredecek Enkaz bile bulamayacagiz...

Turk'tuk, dogruyduk, caliskanligimiz supheli;
Birinci vazifemiz; Turk istiklalini ve Turk Cumhuriyeti'ni Ilelebet muhafaza ve mudafaa etmek, Ulkumuz; Yukselmek, ileri gitmekti...

Uzun bir yoldu...
Yorucu ve yipraticiydi...
Adidas'larimiz eskidi, McDonalds'ta mola verdik.
Belki de "Bir Turk dunyaya bedeldir" deyisini Biz "Her Turk dunyaya bedeldir"anladigimiz icin emanetini, 1 milyon bes yuz seksen bin kat
kucultmeyi becerdik...

Verdigin en onemli gorev:
Bu ahval ve seriat icinde dahi vazifem
Turk istiklalini ve cumhuriyetini
Ilelebet muhafaza ve mudafaa etmektir, bilirim.
Muhtac oldugum kudretin,
Sana guvenimde mevcut oldugunu belirtir,
ellerinden hasretle operim...


YER: TURKIYE
YIL: 1938
SAAT: 09.05
ATATURK OLUYOR
ARADAN ONLARCA YIL GECIYOR ATATURK TEKRAR DUNYAYA GELIYOR
YIL: 2006
ATATURK TEKRAR DUNYAYA GELIYOR... DOGRU MECLISE GIDIYOR,
MEMLEKET NASIL
YONETILIYOR GORMEK ICIN,
MECLIS KAPISINDA CUMHURBASKANI, BASBAKAN, DEVLET BAKANLARI
KARSILIYORLAR.
SALONDA EN ONE OTURTUYORLAR VE O GUNKU ULKE SORULARI
TARTISILIYOR... OTURUM
BITIYOR, ATATURK U MECLIS LOKANTASINA GOTURUYORLAR, YEMEKTEN
SONRA OTELE GOTURUP YATIRIYORLAR....

ERTESI SABAH OTELDEN ALMAYA GIDIYORLAR, ATATURK UN ODASI
BOMBOS..!! VE MASANIN UZERINDE BIR KAGIDA YAZILMIS SU SOZLER VAR:
"EFENDILER... BEN ISTANBULA GIDIYORUM, ORDAN BIR VAPURA BINIP TEKRAR SAMSUNA CIKACAGIM.
CUNKU, BU ULKENIN BIR KURTULUS SAVASINA DAHA IHTIYACI VAR..."

BU KADAR ANLAMLI BIRSEY DAHA YOKTUR SANIRIM BU ULKEMIZIN ICIN...
__________________
YATIRIM, sonu yanliş giden SPEKÜLASYONDUR
EGER, zamaninda spekülasyondan cikamazsaniz
MECBUREN yatirimci olursunuz..George SOROS
TEKNiGE iNANMA TEKNiKSiZ KALMA. Bikmisbroker
Alıntı ile Cevapla
bikmisbroker kullanıcısına teşekkür edenler
account (02-11-2006), Mazhi (01-11-2006), neron (13-10-2006), Ramo (12-10-2006), serdarkus (12-10-2006)
  #13  
Eski 12-10-2006, 19:16
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

Ne güzel yazmış bir eğitimci olarak hiç alınmadım.Türklüğü laf Atatürkçü lüğü 10 kasımlarda ağlama duvarına getirenler utansın.İnanın ne kadar tören varsa öğrencili öğretmenli,hem öğretmeni hem öğrenciyi bezdirecek,olmaz olsun böle bayrama dedirtecek ayrıntıda hazırlanır.Bir 10 kasımda bir çok öğrencimin saatlerce sıcak bir havada,ayakta atılan nutukları dinlerken bayıldığını,selvi ağacı gibi düştüğünü gördükten sonra törene hazırlayan idari maslahata "sizin tören adam öldürür " diye takılınca ve de bu söz okul müdürüne taşınınca genç olduğum için epey bir nasihat dinlemiş.çok ağır ceza almakla itham edilmiştim.

İnanın arkadaşlar törenlerin nasıl kutlanacağı sanki şablon gibi belirlenmiş.Bir gün kutlama kurulunda bende yer aldım.herkes başka değişik bir şeyler yapma peşinde bunu seslide söylüyor,ancak, ya yanlış yaparsam,bu klasik tören anlayışına uymazsa sorun çıkarırlar beni sürer yada işimden ederler anlayışı ile kala, kala yine çocuklar ayakta, bulunan bir kaç hamasi laf ve şiire kalıyorsunuz..Benim buna katabildiğim.Alıp sazımı elime bir Ankara türküsü okumam oldu.

İlk okuldan üniversiteye kadar tarih,coğrafya,vatandaşlık,hayat,ahlak vb o kadar çok yığınla ezberi ansiklopedik bilgi öğretmek zorunda kalıyoruz ki bu durum öğrencilerde öğrenme bilgilenme isteğini yok ediyor.

Onca yıllık öğretmenlik hayatımda daha severek okula geliyorum.Okulda öğrenirken keyif alıyorum,eğleniyorum diyen çok az öğrenciye rastladım. ancak meslek eğitimi derslerinden zevk alıyoruz öğretmenim diyenler vardı.

Bugünlerde okulları teknoloji yarışına soktular.Binlerce dolar ödeyerek alınan adı bilgisayar lab.olan sınıflar.Öğrencilere sekreter olacak gibi öğretilmeye çalışılan sadece ve sadece Bil Gates efendinin ofis programları.Programların kısa yollarına varıncaya kadar detaylanmış hali ilk okul dörtten başlıyarak lise sonuna kadar aynı eğitim.Sonuçta da hiçbir fayda üretmeden bilgisayar çöplüğüne dönen okullar.

Değerli arkadaşlar inanın bana sevgili B_broker ın bir öğrenci arkadaş dan alıntısını,Öğretmenler odasında yada okul kantininde aynen konuşan o öğrencinin söylediklerini söyleyen büyük bir çoğunluk öğretmen kesimi de var.Şunu bilesiniz.Öğretmen sadece ve sadece önüne konan müfradatı işlemekle yükümlüdür.Bunun dışına çıkamaz ek yapamaz.Eğitim bizim kanayan yaramızdır.Hepimiz bunun farkındayız.Maalesef değiştirmek adına hiçbir güçte yok elimizde.Biz şablonların adamıyız.Bunun dışında hareket etmemiz mümkün değildir.

Eğitimin kanayan yara olduğuna,kötüye gittiğinde her dönem seçilen temsilcilerimiz görmektedir.Ancak düzeltme adına bugüne kadar neler yapıldıysa işi daha da içinden çıkılmaz hale getirmiştir.Bu konudaki sorunları ve konudaki çözümlerimi kişisel ve araştırmalarım dahilinde buraya yazmak gerekirse çoğunuzu sıkabilir bunaltabilirim.
Velhasıl hepimizin yarınlarımız olan evlatlarımıza bırakabileceğimiz en değerli değerin eğitim olduğunu varsayarsak el birliği ile şu bunu,o şunu yaptı demeden çağdaş öğretici,ezberci bir anlayıştan uzak bir eğitim anlayışının oluşması için her türlü özveriyi göstermemiz gerekiyor.Bunu başkalarının omzuna yükleyerek hiçbir sonuca varamıyacağımız açıktır.saygılarımla
Alıntı ile Cevapla
Ramo kullanıcısına teşekkür edenler
account (12-10-2006), alihoca (22-02-2007), bikmisbroker (13-10-2006), neron (13-10-2006), serdarkus (12-10-2006)
  #14  
Eski 01-11-2006, 21:13
Mazhi - ait Avatar
Mazhi Mazhi bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Frankfurt a.M.
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 277/113
0 Mesaj ına 2144 Kere teşekkür edildi
Mazhi - MSN üzerinden Mesaj gönder
Exclamation Her satırıyla mükemmel

Bu kadar muhteşem bir yazıya ancak şapka çıkartılır

Alıntı:
bikmisbroker´isimli üyeden Alıntı
BIR TURK GENCININ ATA'YA HITABESI

Sevgili Atam!

Sana bu hitabeyi 33 yasina girmis, Gelecek guzel gunlerden coktan umut kesmis, Temel egitimini tamamlamis, Ve ancak simdilerde seni taniyabilmeye
baslayan, Turk istikbalinin evlatlarindan biri olarak yaziyorum.


Seni ilk gordugum gunu dun gibi hatirlarim.
Ilkokul birdim. Miniciktim.
Elimde beslenme cantam, onlugumun cebinde annemin sevgisi,
sinifimda bilim ogrenecektim.
Karatahtanin dort parmak uzerine ortalanmis cercevenin icinden bana bakiyordun..
Bakislarin keskindi.
ABC'den sonra ilk ogrendigimdin; Gazi Mustafa Kemal'din.
Cocuktum...
Bana, bize, tum dunya cocuklarina bayram armagan etmistin.
Armaganini, uygun adim sol-sag-sol Sol-sag-sol Kutladik...
Kacimizin ayagi su toplamisti, kacimiz bayilmistik...
Biz bayramlarda aglayan cocuklardik.

(Ne zaman salincakta sallanan fotografini gorsem, gecen 23Nisan'lara yanarim.)

Ortaokul ve lisede hep seni anlattilar bana...
Dunyaya ancak yuz yilda bir gelen dahiydin...
Sahin bakislarin vardi, hurriyete asIktin...
En azili dusmanlarina karsi bile merhametliydin,
Ama savas meydanlarinda karsinda kimse duramazdi.
Aslandin, kaplandin, kartaldin, panterdin...
Ozgur geleceklere acilan pencereydin.

Sozun ozu benim sevgili atam;
Kodumu oturtan milli egiticiler boyle anlatmislardi.
Beni milli bir sekilde egitenler, Failatun, failatun, failatun, failun olcu sistemini, Niagara Selalesi'nin yukseklik ve debisini, Yes, it is a pensil demesini,
Deli Ibrahim'in kupesini, Bir bir kafama yerlestirdiler de;
Bana senin insan yonunu anlatmadilar.
Sigara tiryakisi oldugunu, Raki ictigini,
AsIk oldugunu, Evlendigini, Bosandigini,
Kim bilir kac geceler Savas meydanlarinda cesetlere bakip,Icin icin agladigini,
Ozlemlerini, hasretlerini,
Gelecegi kazanmaya dair fikirlerini, Anlatmadilar.

Bana, bize, tum dunya genclerine Bayram armagan etmistin.
Armaganini, uygun adim sol-sag-sol sol-sag-sol Kutladik...

Kacimizin ayagi su toplamisti.
Kacimiz kicina yedigi sopa yuzunden altina isemisti.
Biz bayramlarda bunalan genclerdik.

( Ne zaman baloda smokinli fotografini gorsem, gecen 19 Mayis'lara yanarim.)

Bir yandan;
Heykellerini diktik,
Daga-tasa siluetlerini cizdik,
Her kitaba, her yaziya Mutlaka senden alintilar yerlestirdik.

Bir yandan;
Her isin kolayina kactik, Ticarette kazik attik, Uretim yerine kopyaladik, Bilimadamlarini sindirdik, Aydinlari yargiladik,
Yoktan yere nice vatan hainleri urettik, Coktan yere nice amacsiz gencler yetistirdik.

Zeki, cevik ve ayni zamanda duzenciydik.
Egitimi siyasete kurban verdik, Ekonomiyi siyasete kurban verdik, Aydinlik olmasi gereken gelecekleri Siyasete kurban verdik.

Varligimiz siyasi emellere armagan oldu...

Benim biricik Atam;
Biz Demokles'in kilicini sapindan degil Keskin yanindan tutmayi marifet bildik.
Sozun ozu sevgili Atam Senin ruhunu gidim gidim ictik, Tukettik...

Tukettik...
Tukettik...

Dedemden babama, babamdan bana Politikaci tabiriyle "enkaz devralmis" bulunmaktayiz.
Bu gidisle biz, cocuklarimiza devredecek Enkaz bile bulamayacagiz...

Turk'tuk, dogruyduk, caliskanligimiz supheli;
Birinci vazifemiz; Turk istiklalini ve Turk Cumhuriyeti'ni Ilelebet muhafaza ve mudafaa etmek, Ulkumuz; Yukselmek, ileri gitmekti...

Uzun bir yoldu...
Yorucu ve yipraticiydi...
Adidas'larimiz eskidi, McDonalds'ta mola verdik.
Belki de "Bir Turk dunyaya bedeldir" deyisini Biz "Her Turk dunyaya bedeldir"anladigimiz icin emanetini, 1 milyon bes yuz seksen bin kat
kucultmeyi becerdik...

Verdigin en onemli gorev:
Bu ahval ve seriat icinde dahi vazifem
Turk istiklalini ve cumhuriyetini
Ilelebet muhafaza ve mudafaa etmektir, bilirim.
Muhtac oldugum kudretin,
Sana guvenimde mevcut oldugunu belirtir,
ellerinden hasretle operim...


YER: TURKIYE
YIL: 1938
SAAT: 09.05
ATATURK OLUYOR
ARADAN ONLARCA YIL GECIYOR ATATURK TEKRAR DUNYAYA GELIYOR
YIL: 2006
ATATURK TEKRAR DUNYAYA GELIYOR... DOGRU MECLISE GIDIYOR,
MEMLEKET NASIL
YONETILIYOR GORMEK ICIN,
MECLIS KAPISINDA CUMHURBASKANI, BASBAKAN, DEVLET BAKANLARI
KARSILIYORLAR.
SALONDA EN ONE OTURTUYORLAR VE O GUNKU ULKE SORULARI
TARTISILIYOR... OTURUM
BITIYOR, ATATURK U MECLIS LOKANTASINA GOTURUYORLAR, YEMEKTEN
SONRA OTELE GOTURUP YATIRIYORLAR....

ERTESI SABAH OTELDEN ALMAYA GIDIYORLAR, ATATURK UN ODASI
BOMBOS..!! VE MASANIN UZERINDE BIR KAGIDA YAZILMIS SU SOZLER VAR:
"EFENDILER... BEN ISTANBULA GIDIYORUM, ORDAN BIR VAPURA BINIP TEKRAR SAMSUNA CIKACAGIM.
CUNKU, BU ULKENIN BIR KURTULUS SAVASINA DAHA IHTIYACI VAR..."

BU KADAR ANLAMLI BIRSEY DAHA YOKTUR SANIRIM BU ULKEMIZIN ICIN...
__________________
Yeni e-mail adresim mbkaya[AT]hotmail.de, eskiden yazıştığımız arkadaşları Msn listeme beklerim.. Sevgiler, Mazhi
Alıntı ile Cevapla
Mazhi kullanıcısına teşekkür edenler
account (02-11-2006)
  #15  
Eski 09-11-2006, 21:49
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

Atatürk'ün öldüğü 1938 yılının 10 Kasım günü, İstanbul Üniversitesi'nde ders okutan bir Alman profesörü, derse girdiğinde öğrencilerinin üzgün halini görünce, yüreği paramparça olmuş bir halde, üniversite rektörüne telefon ederek:

-Bugün ders vermeyeceğim, ne yapayım dersiniz?

-Sizin memleketinizde büyük bir adam ölünce ne yapılırsa onu yapın.

Rektörün bu sözlerine karşılık profesörün cevabı şu olur:

-Almanya'da hiç bu kadar büyük bir adam ölmedi...


Ölmedin Atam,düşüncelerinle fikirlerinle ve bu ülkeye kazandırdıklarınla ölmedin. Bu ülke için verdiklerinle,Türk ulusunun ilelebet gönlünde yer alacaksın.Senin kazanımlarını yok sayanlar,nasıl bir hainlik içerisinde olduklarını er geç anlayacaklardır.
Alıntı ile Cevapla
  #16  
Eski 10-11-2006, 07:42
darius darius bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Jul 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 272/64
0 Mesaj ına 1640 Kere teşekkür edildi
Tanımlı 10 Kasım

Yüceler yücesi ATATÜRK'ümüzü sevgi ,saygı,minnet,şükran ve rahmetle anıyorum

cennetmekan olsun.
Alıntı ile Cevapla
darius kullanıcısına teşekkür edenler
Süvari (17-03-2007)
  #17  
Eski 10-11-2006, 08:28
neron - ait Avatar
neron neron bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 139/3021
68 Mesaj ına 527 Kere teşekkür edildi
Unhappy

Cumhuriyet'in kurucusu Atatürk'ü sevgi, saygı, minnet ve rahmetle anıyorum...Biz Cumhuriyet bekçilerinin, görevimizi ne kadar yaptığımıza dair vicdan muhasebesi günü, hergün yapmamız gerekirken.
Alıntı ile Cevapla
  #18  
Eski 17-11-2006, 22:02
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

SAKAL ÜZERİNE
Atatürk Amasya ziyaretinde.. Vali konağında yörenin ileri gelenleri ile sohbette. Bir ara tam karşısında oturan birine takılır gözleri. Yaşı ellinin üzerinde bu adam beline kadar inen sakalıyla Atatürk'ün dikkatini çeker. Ata, yanındaki valinin kulağına eğilip sorar;

- Kimdir bu?

Vali cevap verir;

- Efendim kendisi Şıh'tır. Yörede çok hatırlısı vardır.

Atatürk Şıh'ı yanina çağırır ve;

- Bak baba, imanın ölçüsü sakalın boyunda değildir. Şunu rica etsem de en azından Peygamber efendimizinki gibi kısaltsan der ve eliyle de boyunaltı hizasini gösterir.

Şıh;

- Emrin olur Paşam diyerek yerine çekilir.

Aradan zaman geçer, bir akşam Atatürk Amasya'daki Şıh ı hatırlar ve Vali'yi telefonla arayıp durumu sorar. Vali Şıh'ın sakal boyunda en küçük bir kısalma bile olmadığını anlatır. Atatürk telefonu kapatır, kağıdı kalemi eline alır ve az sonra yaverini çağırıp, yazdığı yazıyı Amasya Valiliği'ne tebliğ etmesini ister.

Ertesi gün Amasya'dan bir haber gelir ki Şıh Efendi Ata'yı görmek üzere Ankara'ya doğru yola çıkmıştır diye ...

Şıh gelir, Ata'nın karşısına çıkar. Sakal tamamen kesilmiş, sinekkaydı bir tıraş olunmuş, saçlar kısaltılmış, kılık kiyafet baştan sona değiştirilmiş, bambaşka bir görünüme bürünülmüştür. Atatürk'ün mesai arkadasları bu değişimi anlayamaz ve Ata'ya sorarlar;

- Aman Paşam, o Şıh ki sakalına el dahi sürdürmezdi, siz ne ettiniz de kökünden kesmesini sağladınız?

Ata gülümser, sonra da yanındakilere dönüp;

- Dün akşam Amasya Valiligi'ne bir yazı gönderdim ve Şıh'ı Afyon'a vali atadığımı bildirdim der.

Ardından da yeni bir yazı hazırlayıp nazırına bu yazıyı da Şıh'a vermesini söyler. Yazıda şöyle yazmaktadır;

- Inancın ölçüsünün sakalda olmadığını anladığına sevindim. Valilik meselene gelince, bugün koltuk uğruna kırk yıllık sakalından vazgeçebilen yarın başka şeyler için milletinden bile vazgeçebilir. Seni böyle bir ikileme mahkum bırakmayalım. Kal sağlıcakla....
Alıntı ile Cevapla
Ramo kullanıcısına teşekkür edenler
account (18-11-2006), alihoca (17-11-2006), chem73 (18-11-2006), serdarkus (17-11-2006)
  #19  
Eski 10-01-2007, 18:20
dohol dohol bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Oct 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 187/292
54 Mesaj ına 2054 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Bunları biliyormuydunuz?

*Atatürk`ün dünyada `başöğretmen' sıfatlı tek lider olduğunu,

*Bir geometri kitabı yazdığını,

*Üçgen, açı, dikdörtgen gibi ve 48 tane geometri teriminin (Türkçe) isim

babasının bizzat Mustafa Kemal olduğunu,

*Norveççe`de `Atatürk gibi olmak` diye bir deyim olduğunu.






''Atatürk'' çiçeği'nin adını, çiçeği bulan Wanderbit Üniversitesi

profesörlerinden doktor Kirk Landın`in koyduğunu ve bu çiçeğin tüm dünyada

bu isimle üretilip satıldığını,

*Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her

Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün

resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu,








*''Mimber'' adında bir gazete çıkarttığını ve 52 sayı yayımlanan gazetede

ilk defa sansür kelimesi geçtiğini,

*Kurtuluş Savaşı'nda rütbe alan bir çok kadın askerlerimizin olduğu, dünya

tarihine geçen tek bir üsteğmenimizin olduğunu, Üst teğmen Kara Fatma'nın

700 erkek, 43 kadından oluşan bir müfrezenin reisliğine bizzat Atatürk

tarafından atanmış olduğunu,






*Bir röportajda Birleşmiş Milletlere üye olmayı düşünüyor musunuz?" diye

sorulduğunda "Şartlarımızı koyarız, kabullerine bağlı. Biz müracaat etmeyiz

üye olmak için, davet gelirse düşünürüz" dediğini ve bunun üzerine BM

yasasının değiştirildiğini ve üyeliğe davet edilen ilk ülkenin Türkiye

Cumhuriyeti olduğunu,



*1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde,

danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu

anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için

neler

vermezdim" dediğini,






*1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde;

"Allah bir ülkeye yardım etmek isterse onun elinden tutmak isterse başına

Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini,

*1996'da Haiti Cumhurbaşkanının vasiyetinde, mezar taşına yazılmasını

istediği metinde; "Bütün ömrüm boyunca Türkiye'nin lideri Mustafa Kemal

Atatürk'ü anlamış ve uygulamış olmaktan dolayı mutlu öldüm" yazdığını,






*2000'de ABD Başkanı'nın milenyum mesajında; '' Milenyumun hiç şüphe yoktur

ki tek devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk'tür. Çünkü o yılın değil asrın

lideri olabilmeyi başarmış tek liderdir" denildiğini,

*2005'de Amerika'nın en ünlü ekonomistlerinden birisi olan Mr. Johns`un

önerisinin "Türkiye ekonomiyle savaşta bir tek Atatürk'ü örnek alsın yeter"

olduğunu,
Alıntı ile Cevapla
dohol kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (11-01-2007), hakan (11-03-2007)
  #20  
Eski 05-02-2007, 12:24
dentist - ait Avatar
dentist dentist bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 1.058/2200
469 Mesaj ına 3880 Kere teşekkür edildi
Tanımlı



http://www.ataturktoday.com
Alıntı ile Cevapla
dentist kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (22-02-2007), Ramo (05-02-2007)
Cevapla


Konuyu Toplam 1 üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara
Bu Konuda Ara:

Gelişmiş arama yap
Modları Göster

Yetkileriniz
Yeni konu açabilirsinizdeğil
Yanıt gönderebilirsiniz değil
Eklenti gönderebilirsiniz değil
Mesaj düzenleyebilirsiniz değil

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Kapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 09:18 .


Telif Hakları vBulletin v3.5.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
Tercüme ve Tasarım : Arka & Bahce