Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::db_connect() should be compatible with vB_Database::db_connect($servername, $port, $username, $password, $usepconnect) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::select_db_wrapper() should be compatible with vB_Database::select_db_wrapper($database = '', $link = NULL) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Deprecated: Non-static method vB_Shutdown::init() should not be called statically, assuming $this from incompatible context in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 2294
Arka BahÇe - Sayfa 52 - Arka BahÇe Forumu
Arka BahÇe Forumu  

Geri Dön   Arka BahÇe Forumu > Arka BahÇemiz > Arka BahÇe
Kullanıcı ismi
Şifreniz
Kayıt ol SSS Üye Listesi Takvim Arama Bugünkü Mesajlar Bütün Forumları okunmuş kabul et


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Arka BahÇe
Konudaki Cevap Sayısı
14497
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
652363

Cevapla
 
Konu Seçenekleri Modları Göster
  #511  
Eski 16-08-2007, 23:00
flz flz bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Jan 2007
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 41/319
39 Mesaj ına 191 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

“Hürriyet bundan 5 yıl önce yeni yayın ilkelerini belirledi”…

“Hürriyet şimdi önümüzdeki 10 yıla hazırlanıyor”…Ertuğrul Özkök’ ten alıntılar…pardon…inciler…

Plan birkaç 5 yıllık…
Bu yazı tam beklediğim gibiydi.
Şaşırmadım.
Alıştırmalara başlanmış.



Ama Bekir Coşkun’ dan öyle bir yazı açıkçası beklemiyordum.
Şaşırdım.
İki ucu şeyli değnek, ne yapabilirim? demiş.
Hatta ortasına da köpek etmiş diye de ilave etmiş.
Sanki…durumu biraz kabullenmiş gibi… bana göre.

“Bana göre” demem, O’nu ilgilendirir mi???
Bilemem?
Ama…
O’na göre olan beni ilgilendiriyor.
O ve O’nun gibilerinin ne yapacağı…

İnanmak ve kabul etmek farklı şeyler.



Samimiyetine, duygusallığına inanıyorum…ve beğeniyorum.
Ama... Bekir Çoşkun'u, artık o gazeteden, okumayı kabul etmiyorum.

Neyi kabul ettiğini öğrenmek istiyorum.

Nasıl kürek çektiğini veya çekmediğini değil.

Mustafa Kemal’ in memleketinin çocukları nasıl kürek çekildiğini iyi bilir.

Artık; birileri, kendini kürek mahkumu gibi görmekten vazgeçip, dalgalara karşı dümene geçse…???
Alıntı ile Cevapla
flz kullanıcısına teşekkür edenler
account (17-08-2007), alihoca (28-08-2007), bikmisbroker (21-08-2007), dentist (16-08-2007), Highlander (17-08-2007), kasved (17-08-2007), neron (17-08-2007), NiivyorK (09-09-2007), nomeames (17-08-2007), Ramo (16-08-2007), serdarkus (17-08-2007), Süvari (17-08-2007)
  #512  
Eski 17-08-2007, 09:56
Master - ait Avatar
Master Master bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Kalamış
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 6.503/2290
5427 Mesaj ına 23007 Kere teşekkür edildi
Cherry Anlam,Mana,İçerik ve Dikkat

Telaş ediyorsan geç kalmışındır dedi.. Rakkamsal dürtülerin koşusunda, tavırlı olmaktansa,İçeriğin anlamına mana getirmek önemlidir....

İyi seçim hayatta her zaman kazandırır... Neyi ve neleri iyi seçmişseniz....

Düşerken.....Seçiminiz düşmüyorsa...Bu iyi bir seçimdir..

Kazandıran Ucuz olanmı ?? Hayır..Kazandıran, Değerinin altında olandır...

Pahalı, zamansal olarak Aynının farklı rakamlarla sunumundadır....

Pazara kimse Pahalı değerler almaya gitmez...
__________________
''Gelişmekte olan bir ülke enflasyonu düşürebilir.. Yolsuzlukları azaltabilir.. Bütçelerde kısıntıya gidebilir.. Özelleştirme yapabilir..Ama yine de zenginleşemeyebilir! Çünkü bilgi değil,yalnızca mal üretiyordur." Juan Enriquez
Alıntı ile Cevapla
Master kullanıcısına teşekkür edenler
account (17-08-2007), bikmisbroker (21-08-2007), buena vista (20-08-2007), coser (17-08-2007), Emin (21-08-2007), flz (19-08-2007), Gozlemci (17-08-2007), hazan (17-08-2007), Highlander (17-08-2007), janus (19-08-2007), kasved (17-08-2007), korhan (17-08-2007), meraklı (17-08-2007), neron (17-08-2007), nomeames (17-08-2007), Ramo (17-08-2007), zumbul (17-08-2007), ŞEN (17-08-2007)
  #513  
Eski 13-09-2007, 14:37
meraklı - ait Avatar
meraklı meraklı bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Bulunduğu Yer: Koşuyolu
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 287/1518
251 Mesaj ına 1077 Kere teşekkür edildi
Cherry Ramazan geldi hoş geldi, baklava tepsisi boş geldi……

Gazete başlıklarının ve köşe yazılarının üzerinden şöylesine geçerken Çetin Altan yazmış…

Eyyy hey gidi günler hey..Nerde bizim o eski bayramlar ve öncesindeki ramazanlar ve dahası bizim çocukluğumuzda , diye bazen başlarız ya..)

Neyse..Öylesi böylesi, bir anda ben de uzandım eskilere..Konak zamanlarının son ucundan yakalamış olsam da o ahşabın kokusu hafif rutubet ile reçinenin karışımı dolaşan , koca bahçesinde envai çeşit meyve ağacı ve çam çesitleri bulunan evlerin , haneiçi zenginliğini arada da olsa hatırlarım..(Çok sık hatırlarsam ağır gelir hazmedemem diye korkarım )

Sahur zamanları yatsı namazıyla başlardı hazırlık; böreklerin peynirlisi, patateslisi, soğanı mide yakmasın diye tuzla öldürülmüş kıyması kavuşturulmuş bol karabiberlisi, yetmeeezzz yanına kuru yemişlerin hoşafı, içmeyene taze dem çayı hazırlanırdı..Aaa bunlar ağır mı geliyor o halde hemen kahvaltılık kısma geçilir; Ezine’nin mis kokulusu halis inek sertin yağlısı ile kıllı deri tulumu peynir ve tuzsuz lor peynirinin yanında koyu kıvamlı vişne recelleri, ayva marmelatları, portakal kabuğu recelleri, elma marmelatları ...offfff ki ne offf. Biraz hurma biraz sele zeytini biraz koca koca etli kara zeytinin çesidi yeşil çizikler , ev kırmaları, halis muhlis tereyağ yanında domates salatalık biberin alâsı….Ailenin toparlanması yetmez bazen biz bıcırıklar uykudan kıvrışmış ama halâ uyumamak için direnen şişmiş gözlerimizle komşu evlerden gelenlere bakar havanın durumuna göre kâh içerde kâh bahçede kurulan masalara muhabbetle geçerdik…Dualarla oturulan sofralardan danseden kahkalar yükselir, zamanın o ince esprileri sofranın ortasında yüzerken biz ufaklıklar da sadece onların kahkalarına eşlik ederdik…Ne anlıyor idiysek….

Ve tabii bu arada bir de takvim olayımız var...Yaprak yaprak koparılan, üzerinde günün olayları Hadis-i Şeriften alıntılar, kız-erkek isimleri, günün yemeğinin tarifi ve iftar mönüsü, hicrisi- milâdisi zamanın tayini ve yaprağın arkasında günün anlam ve önemini anlatan yazılar ile tarihten alıntı savaşlar, kıssadan hisseler bulunurdu...

Neyse nereden nereye, efendim cümle ArkaBahçe Ahalisine hayırlı Ramazanlar dilerken, her şey gönlünüzce olsun temennilerimi sunayım…Mecburiyetten değil de gönülden yaşanasıları daha bir keyifle yaşamak nasip olsun…

Yine yazılmış olduğu üzere “beyaz zenciler “ muamelesi görmemek ve hissetmemek üzere……..

Konu meraklı tarafından (13-09-2007 Saat 14:59 ) de değiştirilmiştir.. Sebep: eklemeler
Alıntı ile Cevapla
meraklı kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (11-10-2007), bikmisbroker (20-09-2007), dentist (13-09-2007), Ramo (15-09-2007)
  #514  
Eski 21-09-2007, 19:52
AnnE - ait Avatar
AnnE AnnE bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Suriçi
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 606/518
314 Mesaj ına 5527 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

Yirmibeş sene önceki sahte referandumda ''hade lamn zokarım bööle referanduma'' diyebilmiş biri olarak, bugünlerde anayasa tartışmalarında taraf belirtmekten hicap duyar olmakla beraber , yenisinden kıllanmanın eskisini savunmak manasına gelemeyeceğini en başta belirtmeye gayret göstermek için kurmaya başladığım bu cümleye bir türlü nokta işareti koyamamış olmak bu yazının anlamını ve yazmaya başlamış olmanın gerekçesini yavaş yavaş unutturuyor olması ile beraber, hatırlamak yahut hatırlayamasam da yazıya başka ve yeni bir yön vermek için düşünmeye çalışırken, bir yandan yazarken aynı anda düşünmeye çalışmanın işerken ıslık çalamayanlardaki o ertaftakilere mahcup olma ihtimalini düşündürene benzer bir stres yarattığını itiraf ederek şu ufacık noktayı koyuveriyim bari.

Demek ki uzun zamandır yazamıyor olmak insana en başta noktalama işaretlerini kullanma konusundaki kıvraklığını kaybettiriyor.

Untmadan şunu da belirteyim ki , ki berberden iki saat önce geldim ; saç teli ortalama bir insanda ayda 1 santim uzuyor. ( Şu ortalama insana da bayılırım laf aramızda. )

Yıllardır, memleket insanının karnının doyması, beyninin kullanılabilir alanının büyümesi için demokrasi-insan hakları-şeffaflık savunucusu olmaya kendi çapında çalışmış bir kişinin, kaydi olarak demokrat bir taslaktan , sosyal yaşam tarzlarının etkilenebileceği endişesini duyması ne kadar normal , çok mu bencilce diye düşünüp bir yere varamıyorum.

Varamıyorum , demokrasinin, antidemokrat ve na-muasır bir hayat tarzını dayatmanın basamağı, ne basamağı yürüyen merdiveni olmasını idrak etmek yılların ideallerinden dönmek mi oluyor anlayamadığımdandır.

Güzel günler göreceğiz çocuklar diye diye kendimizi avuttuğumuz gençlik günlerimizde , memlekette demokrat bir anayasa tartışmasının yapılacağı günleri hayal ederken , o günlere benzer tartışma günleri geldiğinde , kaydi olarak gelecek demokrasinin '' ulen gelirse poka saracaz '' diye düşündürüyor olması amma garip bir duyguymuş ha.

Gel gelelim , iş dönüyor dolaşıyor Marx'ın ve dialektiğin şaşmaz doğruluğu kim ne derse desin bir kere daha ispatlanıyor. Ne demiş adam : Kapitalizm doğal kendi kendini yokediş sürecini tamamlamadan bi halt olmaz. onun pratisyeni Vladimir İlyiç'de demiş ki ; emperyalizm , dünya varlıklarının dibine darı ekene kadar semirmeden dünya düzeni zorla ble olsa çok zor değişir.

Bizde kalkmışız , kapitalist olma ihtimali olmayan bir dünya köşesinde, dünyanın sosyal nimetlerinin nasıl yaşatılacağından bahsediyoruz. Ulen üçbeş yılda yüzmilyarlarca dolar faiz ödemiş bir insan yığını, kendi nimetlerini ele güne paylamış bu insan yığını , bu dünyada beklentisi kalmamış bu insan yığını ne anlar demokrasiden . Nesini hakeder demokrasinin.


Bu demokrasi olsa olsa ya İsmail Türüt demokrasisi olur , ya da Nazlı Ilıcak demokrasisi. En fazla Bülent Arınç.

netice olarak , daha fazla saçmalamadan bir tavır belirteyim ki ; Kenan'ın anayasasına hayır demiş olmanın verdiği hakla, bu memlekete bu sıralar gelecek DAHA demokrat bir anayasayı ASLA ve ASLA haketmediğimizi ciddi olarak düşünmekteyim.

Zaten, memleket beni kusmuş , sınırlarının bile dışına atmış hala ne hakla konuşuyorum.


Bilmem ne zaman susmayı becereceğim.
Alıntı ile Cevapla
AnnE kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (11-10-2007), bikmisbroker (21-09-2007), Emin (01-10-2007), faurecia (26-10-2007), flz (23-09-2007), janus (05-10-2007), meraklı (21-09-2007), neron (24-09-2007), Ramo (21-09-2007), Süvari (24-09-2007), Ömmes (23-09-2007)
  #515  
Eski 21-09-2007, 20:47
bikmisbroker - ait Avatar
bikmisbroker bikmisbroker bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Kanada
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 590/835
107 Mesaj ına 2990 Kere teşekkür edildi
bikmisbroker - MSN üzerinden Mesaj gönder
Tanımlı Ter basti yahu!!

Anayasa, babayasa diyerekten dikte ettirdikleri bu yeni yasayi ne tarafimiza yaslayabilecegimizi bilmemekle beraber bu kadar uzun bir yazi yazmak hevesi ile basladigim bu soluksuz sacmalama yazi denemesi ile ramazan gibi bir gunde aspuzu baglarinda ice Wine yapmak amaci ile gece don yemis uzum aramaya cikmis ve onu bile bulamamis bahtsiz recberin eli bos donmesi ornegindeki gibi bir durum ile karsi karsiya oldugum bilincinde tere ciye tere satma cabalarimin insa-allah sonucsuz kalmayacagi umidi ile tirmalamaya devam ettigimi dusunup zugurt tesellisi ile avunup bir tarafdan borsadaki kapanislara bakma cabasinda nefessiz kalacak gibi oldugumu hissedip endeksdeki bu yukselis trendinin daha ne kadar devam edeceginin hesabini yapma cabasi icerisindeyken telefonun calan sesi ile ruyamdan uyanarak bu sacma sapan yaziya noktayi koydum.


Bilmiyorumki seettirebildim mi acaba??
__________________
YATIRIM, sonu yanliş giden SPEKÜLASYONDUR
EGER, zamaninda spekülasyondan cikamazsaniz
MECBUREN yatirimci olursunuz..George SOROS
TEKNiGE iNANMA TEKNiKSiZ KALMA. Bikmisbroker
Alıntı ile Cevapla
bikmisbroker kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (11-10-2007), Emin (01-10-2007), Lizzy (01-10-2007), meraklı (21-09-2007), Ramo (21-09-2007)
  #516  
Eski 01-10-2007, 07:31
Emin - ait Avatar
Emin Emin bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Mar 2006
Bulunduğu Yer: Antalya
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 305/762
198 Mesaj ına 2281 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Aha

Alıntı:
AnnE´isimli üyeden Alıntı
...bugünlerde anayasa tartışmalarında taraf belirtmekten hicap duyar olmakla beraber , yenisinden kıllanmanın eskisini savunmak manasına gelemeyeceğini....

Yasal Dayanakların birbirileriyle ilişkilerini öğrenmek benim için hiç kolay olmadı.

Duyduklarım arasında:
Resmi Gazeteymiş, Kanunmuş, Anayasaymış, Yönetmelikmiş, Tüzükmüş, Yönergeymiş, İçtüzükmüş, Talimatmış, Kararnameymiş, Nizamnameymiş, Genelgeymiş, İzlekmiş (çeklistmiş), kılavuzmuş, şuymuş, buymuş…

Hepsine birden mevzuat hazretleri deyip geçerdim ondan bundan duyduğum laflarla.

Bunlar yetmiyormuş gibi Özal zamanında da sıkça (KHK) Kanun Hükmünde Kararname konuşulur olmuştu.
-Bu kanun mu?
-Ne evet, ne hayır; ya da hem evet hem hayır.
-Peki, kararname mi?
-Ne evet, ne hayır; ya da hem evet, hem hayır.
-Peki öyleyse ne?
-Gücünü Anayasadan alan Kanun Hükmünde Kararname. Şimdilik kanun yerine geçecek, ileride fırsat bulursak şeklen kanunlaştırırız, kanunlaştırmaya da biliriz, keyfimiz bilir, biz biliriz…

Bir zamanlar, baktım ki tüm bunları karıştırıyorum zoru verdim öğrenmeye, nedir, ne değildir, nasıl süreçlerden geçerler, aralarındaki ilişki nedir gibisinden.

Eh işte, şimdilerde çok şükür bunları biraz çakozluyorum.

Şimdi bunların tanımını yaparak kendimi küçük düşürmek istemem, daha doğrusu cahilliğimin anlaşılmasını istemem, bu bir.

İkincisi.
Uzun isimlere yapılan kısaltmaları da ezberime almak zorlamıştı beni.

Unutsam da, Allahtan, baş harfleriyle yola çıkarak bir şeyler uydurabiliyordum…
Hangi kısaltmaları hangi uzun cümlelerle yerine getirdiğimi de söylemeyeyim şimdi…

Parti Tüzüklerinde adlarının çok uzun olduğuna kanaat getirmişler zahir, kısaca zikredilsin ve bu zikir gibi zikredilme esansında tertemiz, duru, kirlenmemiş ve beyaza ait ne kadar olumlu çağrışımlar varsa o şeyleri çağrıştırsın diye “AKP” yerine “AK Parti” yazılarak sözüm ona hem resmiyet kazandırmışlar hem de hakikaten anlamlı bir şey yapmışlar, sonuç olarak.
(Ki yazımın burasında aklıma Özdemir Asaf’ın Juri adlı şiiri takılıyor; kısa olduğu için parantezin içine yazayım bari:
JÜRİ
Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu,
Birinciliği beyaza verdiler..
)

Başımızdaki iktidar partisinin yaptırdığı; kimilerinin taslak, kimilerinin tasarı dediği sipsivil anayasaya, ne hikmetse artık, benim de “AHA” diyesim geliyor: Anayasa Hükmünde Anayasa.
Alıntı ile Cevapla
Emin kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (11-10-2007), AnnE (02-10-2007), bikmisbroker (03-10-2007), chem73 (07-10-2007), dentist (01-10-2007), faurecia (26-10-2007), Gozlemci (01-10-2007), janus (05-10-2007), Lizzy (01-10-2007), neron (01-10-2007), Ramo (01-10-2007)
  #517  
Eski 01-10-2007, 19:54
zamazingo - ait Avatar
zamazingo zamazingo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Sep 2007
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 2/19
2 Mesaj ına 27 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Selamlar

Bahçenin dışında çitlerin tam arkasında ne zamandır izliyorum sizi, ağaçlarınızdan mevye koparsam mı koparmasam mı diye tereddüt içersindeyim nicedir. zira mahalle mahalle dolaşıp ağaçların yemişlerine dalan çıplak ayaklı sümüklü yumurcak benimmm! yetişdirdiğiniz lalelere, sümbüllere basacak, ağaçların dallarını kıracak vehayut mevyeleri taşla indirecek değilim. bana bir sandalye verirseniz zaman zaman ben de teşekkürlerimi iletilerinizin altına koyar, AnnE'nin öğütlerini dinler, bahçede yaşama adabını öğrenirim.

ey bahçe ahalisi Merhaba !

bu çiçeği yan bahçeden kopardım

Alıntı ile Cevapla
zamazingo kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (11-10-2007), AnnE (02-10-2007), bikmisbroker (03-10-2007), Buddha (01-10-2007), buena vista (01-10-2007), chem73 (07-10-2007), dentist (01-10-2007), Emin (05-11-2007), Gozlemci (02-10-2007), janus (05-10-2007), Lizzy (02-10-2007), Master (02-10-2007), meraklı (02-10-2007), neron (10-10-2007), Ramo (04-10-2007), TheSecret (03-10-2007)
  #518  
Eski 02-10-2007, 07:42
AnnE - ait Avatar
AnnE AnnE bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Suriçi
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 606/518
314 Mesaj ına 5527 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

Her ne kadar Zamazingo'nun arkaya sakladığı sağ elinde , peşine düşmüş komşu bahçe bekçisinin kafasına yerleştirmek üzere iri bir taşı tuttuğu suratından belli olsa da, biz o şeytani bakıştan korkmamaya gayret göstererek , bu bahçede isteyenin istediği meyvayı yemesinin, istediği çiçeği koklamasının ve hatta isterse sevdiği birilerini hoşnut etmek için istediği kadar koparmasının hiçbir zaman sorun teşkil etmeyeceğini ve de oturmak için birilerinden sandalye, felan beklerse sittin sene bekleyeceğini, zira burada dileyenin dilediği yerde dilediği kadar oturabileceği ;bir başköşesi, yan tarafı, sonradan gelmesi olmayan bir tuhaf mekan olduğunu hatırlatmaya gerek olmadan ve öğretmek ise hiç haddimiz olmadan ne gelene ağam ne gidene paşam demeyi aklımızdan geçirmeden, bazen miskin bazen hiperenerjik geçip giden anlarımız içinde hoşgeldin dememeyi de eşşeklik addederiz.
Alıntı ile Cevapla
AnnE kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (11-10-2007), chem73 (07-10-2007), Emin (05-11-2007), faurecia (26-10-2007), janus (05-10-2007), Master (02-10-2007), meraklı (02-10-2007), neron (10-10-2007), Ramo (04-10-2007), TheSecret (02-10-2007), zamazingo (02-10-2007)
  #519  
Eski 07-10-2007, 13:45
Ramo - ait Avatar
Ramo Ramo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 603/2786
438 Mesaj ına 2346 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Yazabilmek

Bir telefon.

Hocam nerelerdesin yazılarını özler olduk, uzunca bir süredir ortalarda yoksun.Artık yazmıyor musun?

Neyi yazayım? Dedim.

Yakılıp yok edilen, çicek, çam kokusunun çalındığı dağlarımızı mı?

Kurutulup yok edilen gölleri derelerimizi,elden giden meralarımızı mı?

Koca ,koca okulları bitirmiş elinde diploması işsiz gençlerimizi mi?

Her gün çoğalarak artan kapkaç yada hırsızlık olaylarını mı?

Dünya`nın en borçlu ülkeleri arasında olduğumuzu,torunlarımıza bol yiğit kamçısı bıraktığımızı mı?

Musluklarımızda su sesini özleyecek, kuraklık derecesinde sıkıntımızı mı?

Göçmen kuşların yaşanılmaz topraklar diyerek,kara listesine aldığı, bitki ve kuş türünün gittikçe fakirleştiği toprakları mı?

Yada bir sürü gereksiz kuru,ezberi bilgiyle beyinlerinin kıvrımlarına kadar kirlettiğimiz oynama özürlü yavrucaklarımızı mı?

Sokaklarındaki dükkan isimleri dahil ırzına geçilen güzel Türkçemizi mi?

Çalışmadan yorulmadan, kazanmanın peşinde koşan onca sürüyü mü?

Sen yinede bir şeyler karala hocam dedi.

Bilirim yazacak çok şey olunca yazmak daha da zorlaşır.

Bahçemizi kurutmadan,yeşillik ve çiçeklerine zarar vermeden,klavyesi ile bu mekana su taşıyanlara ithaf olunur.Zor zamanlarda yazdıkları için?
Alıntı ile Cevapla
Ramo kullanıcısına teşekkür edenler
alihoca (11-10-2007), bikmisbroker (08-10-2007), buena vista (07-10-2007), chem73 (07-10-2007), dentist (07-10-2007), Emin (05-11-2007), faurecia (26-10-2007), neron (10-10-2007), Süvari (08-10-2007), zamazingo (08-10-2007)
  #520  
Eski 07-10-2007, 21:30
AnnE - ait Avatar
AnnE AnnE bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Bulunduğu Yer: Suriçi
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 606/518
314 Mesaj ına 5527 Kere teşekkür edildi
Tanımlı Ana Babalarin Okumasi Sakincalidir

Şehit kavramı kaça ayrılır bilmem ama biz şimdilik ikiye ayıralım.Birincisi din için şehit olanlardır ki onlar şu an için konu dışıdır. Bizim bildigimiz, yaşadığımız şehit kavramı vatan için ölenlerin şehitliğidir.

Vatan için ölmek hiç de haybeden bir mesele değildir. O kavramın arkasında, katıksız bir onurla anılmak vardır , ana babanın evladını helal ettiği bir gurur vardır, toplumsal olarak , bir amac için verilmesi gereken DOĞAL kayıptır şehit.

Piyade savaşlarının kavramıdır aslında. Piyade savaşında en önde giden, hem kendisi, hem onu gönderen komuta, hem sehit olacak çocugun anası bilir. Nettir. Kacınılmazdır. umuda ihtiyaç duymaz. En önde gidilir ve en önce ölünür. Gerekcesi nettir, sonucu nettir. Sakarya'da şehit düşersin ; amaç bellidir, daha ileri gidemesin düşman. Afyon'da şehit düşersin, amaç bellidir , bir an önce defolup gitsin düşman. Çanakkale'ye giden koşarak gider , gider gitmez ölür.Sen şehit düşeceksin ki , arkadan gelen muzaffer olsun. NET olarak bilirsin bunu. Zafere inanmışsındır, komuta da emindir zaferden, anan da seni gönderirken unutmayı bilmiştir seni. O şehit giderken ağıt yakılmaz , el ayak titremez. Gidecektir ve ölecektir. Zaten o ölmezse vatan ölecektir. Ya zafer vardır onun gidişinde ya bitiş.Arası yoktur.

Ama Yemen'e gidenin arkasından ağlanır , ''giden gelmiyor acep nedendir '' diye ağıt yakılır , giderken gidenin de kalanında eli titrer. Sarıkamış'ta savaşamadan donarak ölen çocuğun anası gururla gezemez , ezikliği atamaz üzerinden. O da bilir , bilmese de hisseder bu ölüm vatan için değil. Şehidin anası bilir ki vatan Yemen değil , Kafkas'ın ardı hiç değil. Titrer yüreği evladını gönderirken.

Vatan için ölürken , vatana güvenirsin , vatan ölmen gerektiği için yaşayacaktır. Vatan için ölürken komutaya güvenirsin , yanıbaşındadır, aynı biti paylaşırsın. Vatan için ölürken anana güvenirsin acınarak değil, dikbaşıyla dolanacaktır senin ölümünle kazanılmış zaferin ardından. Vatan için ölürken zafere güvenirsin.

Peki vatan toprağında yirmiküsur yıldır ölüp duruyorsan;
Vatan toprağında BİLE zafer kazanamıyorsan;
Vatan toprağında ölürken neden öldüğünden emin değilsen;
Vatan toprağında ölürken ölümünle para kazanıyorsa birileri;
Vatan toprağında ölmeye gitmemen için anan muskalardan medet umuyorsa ;
Vatan toprağında yirmi yıldır ölüp duruyorsan ;
Vatan toprağında yirmi yıldır ölüp duranların çocukları askere gitme yaşına geldi ise ;
.............

Vatan toprağınca cocuklarım ölmesin diye , bundan on yıl sonra askere gidecek cocuğuma bile buralarda çalışsın da ŞEHİT OLMA İHTİMALİNDE YIRTSIN diye hesap yapmaya başlıyorsa vatan dışında ekmek arayan AnnEler babalar.

Kimse kusura bakmasın ....... böyle şehitlik mertebesine.
Alıntı ile Cevapla
AnnE kullanıcısına teşekkür edenler
account (08-10-2007), alihoca (11-10-2007), bikmisbroker (08-10-2007), Buddha (07-10-2007), chem73 (08-10-2007), Emin (05-11-2007), faurecia (26-10-2007), flz (07-10-2007), Master (07-10-2007), meraklı (08-10-2007), neron (10-10-2007), Ramo (07-10-2007), zamazingo (08-10-2007)
Cevapla


Konuyu Toplam 1 üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Konu Seçenekleri
Modları Göster

Yetkileriniz
Yeni konu açabilirsinizdeğil
Yanıt gönderebilirsiniz değil
Eklenti gönderebilirsiniz değil
Mesaj düzenleyebilirsiniz değil

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Açık
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 12:21 .


Telif Hakları vBulletin v3.5.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
Tercüme ve Tasarım : Arka & Bahce