Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::db_connect() should be compatible with vB_Database::db_connect($servername, $port, $username, $password, $usepconnect) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::select_db_wrapper() should be compatible with vB_Database::select_db_wrapper($database = '', $link = NULL) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Deprecated: Non-static method vB_Shutdown::init() should not be called statically, assuming $this from incompatible context in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 2294
Arka BahÇe Forumu - Tekil Mesaj Gösterimi - Güncel siyasete ironik yaklaşımlar.
Tekil Mesaj Gösterimi
  #26  
Eski 02-10-2012, 01:36
detan detan bağlı değil
Büyük abi
 
Üyelik Tarihi: May 2012
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 19.166/25772
15157 Mesaj ına 36283 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

Manifestonun ilk on maddesi siyasetle doğrudan ilgili olup, bunlardan ilk beşi parti kurulması veya kapatılmasıyla ilgili, sonraki beş madde ise siyasete katılım ve seçimlerin sonuçlarıyla ilgili maddeler. Burada özellikle ilk 5 madde somut önermeler içeriyor. Ana tema şu: Partiler kolayca kurulsun ama kapatılamasın.

İşte bu noktada ilk itirazım geliyor.

"Partiler siyasetin vazgeçilmez unsurlarıdır" klasik söylemine katılıyorum. Normal şartlarda çok sesli, çok partili bir düzene itirazım yok. Ancak siyasetin etik kuralları olduğunun unutulmaması ve bu kurallara uyulması şartıyla.
Benim nazarımda, siyasi partiler bölücülük, ırkçılık, ümmetçilik gibi amaçlarla kullanıldığında kapatılmamaları için bir engel olmamalı.

AKP, bu konuyu çok önemsiyor olmalı ki ilk 5 sırayı bu konuya ayırmış. Ayrıca "vatandaşlarımız anlama özürlüdür, kolay anlamaz" diye 1. maddede yazdıklarını 4. maddede tekrar etmişler!

Peki, AKP bu konuyu niçin bu kadar önemsiyor? Bu manifestoyu bir başka parti hazırlamış olsaydı benzer maddeler olur muydu? Benim için önemli olan soru bu. Bu sorunun cevabını bulmaya çalışalım.

Cumhuriyet tarihinde toplam 27 parti kapatılmış. Bunlardan 2 tanesi Anayasa Mahkemesinin kurulduğu 1963 yılından önce, 25 tanesi 1963 yılından sonra. (Sanırım kısa bir süre önce kendini fesheden Halkın Sesi Partisi ile bu sayı 28 olacak.)

1963 yılından sonra kapatılan partilerin kapatma gerekçelerine bakıldığında, 6 partinin kongre yapmamak, hesabını süresinde vermemek, mevzuatını düzeltmemek, iki dönem seçimlere katılmamak gibi yapısal gerekçelerle; 14 partinin bölücülük, 5 partinin ise laikliğe aykırı eylemler gerekçesiyle kapatıldığını görüyoruz.

AKP iktidar olduktan sonra, laikliğe aykırı eylemler gerekçesiyle kapatılan parti yok. Bu gerekçeyle kapatılan son parti Fazilet Partisi 2001 yılında kapatılmış. Yine aynı dönemde bölücülük gerekçesiyle kapatılan 2 parti (HDP ve DTP) var.

Geçmişe baktığımızda şunu görüyoruz: Türkiye'de iki ana nedenle parti kapatılıyor.
1- Bölücülük
2- Laikliğe aykırı faaliyetler, irtica.

AKP yöneticilerinin söylemlerine göre ülkemizde bölünme tehlikesi var fakat irtica tehlikesi yok. AKP yönetimi gerçekten böyle düşünüyor olabilir. Zira, birçok sosyal olguda olduğu gibi irtica tanımı da göreceli bir kavram. Ancak "irtica tehlikesi yok" söyleminin soyut bir söylem olduğunun, kendileri inansa bile buna inanamayan birilerinin olabileceğinin, "çıraklık ve kalfalık dönemlerinden" daha fazla icraat yapacakları "ustalık döneminde" daha fazla dikkat çekeceklerinin, günün birinde bir kapatma davası ile karşı karşıya kalabileceklerinin farkındalar.

Demokratikleşme kılıfı altında böyle bir tehditi berteraf etmek ve "ustalık hünerlerini" rahatça sergilemek amacında olduklarına şüphe yok.
Alıntı ile Cevapla