Yıllar savaş yıllarının ardında kalma halini taşımanın telaşında olduğu dilimdi....
Temmuz 44 yani ..Sıcak kendisi için bile sıcaktı…Savaş ertesinin kaostan çıkmak için bir yapılanma gerekliliği özellikle Kambiyo rejimlerinde gelişmesini düşlüyorduk…
O,Ben ve diğeri Global Ticaret sistemin artık bu eski hali ile devamının Savaş sonrası açılımına ve canlılığına uymayacağının yanı sıra risk köşelerinin oluşumu içinde zamansız olacağını hissetmenin ötesinde Biliyorduk….
B Milletler başkanına rica ettik kendileri de sağ olsun ( Rahmetli şimdi ) kabul edince bir Para,Finans konferansı verildi..Bütüne yakın Devletler katıldılar 3 gün, gece vsvs zaman diliminde yenildi, içildi, konuşuldu ve koşuşturuldu.. Sonuç : Uluslararası Para Anlaşması genel hatları benimsendi ve imza altına alındı… Haa itiraz eden olmadımı,Oldu, zaten onlarda O zaman Kızıldı hani şu şimdilerde unutmak üzere olduğumuz Doğu Bloku Ülkeleri
Peki bu İmza ile ne oldu ; Devletler arası ödemeler de kullanacakları sistem doğdu .Sabit kur benimsendi anlaşanlar ülkelerinin paralarının değerini,Doları esas alarak değerlendirilmesini kabul ettiler..
Yalnız bununla bitmedi ,konferans iyice tatlanınca daha dinamik oluşumlar ve kontrol sistemlerinin EGEMENLİĞİNE ihtiyaç duyularak Dünya Bankası ve IMF nin kurulmasına karar alındı… Kolay olmadı ama 1946 da Çoğunluğun sevecen bir şekilde karar alması ile kuruldular…
Pek ince detaylara girmesem mi diye düşünürken, hazır anlatıyorum hafiften temas edeyim dedim , Genel hatları ile ; İmzalayanlar parasını ALTINA dönüştürülebilir yapmayı kabul eden her ülkenin parasının değeri dolara göre saptanmıştır. Dolar altın ile dönüştürülebilirliğini koruyan tek ulusal para olarak kalmıştır. Anlaşma ile 1 ons altın = 35 dolar veya 1 dolar 0,88867 gr. altın olarak belirlenmiş ve ABD dışından talep olduğunda doları bu parite'si üzerinden altına çevirmeyi kabul etmiştir.
İnce noktalardan birisi de Ekonomik risklere girenlerin bu değişimi nasıl yapmalarına yön gösteren kısımdı ; Parasının Dolara karşısındaki değerini değiştirme olanağı idi..
Değişimler için Devalüasyon ve revalüasyon oranlaması %10 du. Fazla olursa devreye IMF girecekti izin verilmesi beklenecekti !!!
Ulusların birbirlerinin paralarını belli kalıpların içinde tutarak birbirlerinle Ticaret yapmalarında doğacak sıkıntıları da göz önüne aldığımızda yetmemiş gibi birde 1971 krizi oluşmaya başlayınca Patronda, Bir değerlendirme yapmak gerekti..
Patronun Dış açıkları devasa idi ( Yine öyle) Borçları Derin ve Dalgalı idi (Yine Öyle ) baktık olmayacak 1971 de ( 1968 kuşağının ateşli zamanı ) Doların ALTINA dönüşmesini kaldırdık…. Oh bee dedik mi ?? Nerde kolay mı Krizin peygamberi doğdu, ama bizim bie B planımız vardı ve tuhaflıkların rehabilitesi için 1962 den beri çalışıyorduk O,ben ve diğeri….
Ne yapacaktık ??? Special Drawing Rights geliştirerek devreye sokacaktık ..
Devamı olacak hem de SDR para biriminin yapılanmaları hakkında