Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::db_connect() should be compatible with vB_Database::db_connect($servername, $port, $username, $password, $usepconnect) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Strict Standards: Declaration of vB_Database_MySQLi::select_db_wrapper() should be compatible with vB_Database::select_db_wrapper($database = '', $link = NULL) in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 1095

Deprecated: Non-static method vB_Shutdown::init() should not be called statically, assuming $this from incompatible context in /home/arkabahc/public_html/forum/includes/class_core.php on line 2294
Arka BahÇe Forumu - Tekil Mesaj Gösterimi - Yaşanılmaz ülke Türkiye.
Tekil Mesaj Gösterimi
  #14  
Eski 17-03-2007, 12:12
nedo - ait Avatar
nedo nedo bağlı değil
.
 
Üyelik Tarihi: Feb 2006
Mesajlar/Teşekkür sayısı: 121/121
35 Mesaj ına 392 Kere teşekkür edildi
Tanımlı

Anne'cim, yanlış anlamışsınız. Ben kaçma düşüncesinde değilim. Bilemem LA de Paris de yada Münih de bir kaç sene kalmadan, oralarda yaşayıp yaşayamayacağımı. Bu, yaşanılacak, uyum sağlanacak şehir başka konu. Herşeyden önce AİLEM var burada. Ben ailemi bırakıp, kendi eğlencem, rahat yaşam koşullarım için gidemem buralardan, GİTMEM. Son derece ileri görüşlü olduğum kadar ESKİ KAFALIyımdır da. Gururda duyarım bu halimden. Neyse, dedim ya başka konu o konu.

Asıl anlatmak istediğim, bu ülkenin, İstanbul'un ne kadar yaşanmaz hale geldiği. Sn.Master, başlığı "Yaşadığımız ülke Türkiye" koysaydın demişti, doğru demiş anlıyorum ki şimdi. Eğer öyle koysaydım, konu sapmamış olacaktı.

Suç oranlarından bahsettim sadece...

Yaptığımız işe karşılık hakkımızın alınamamasından bahsetmedim.

Trafikte yaşadığımız stresden bahsetmedim.

Davarını satıp minübüs alan, beline silah takıp gezen ama milyon dolarları olan adamın, tübitak ödüllü babamdan daha rahat yaşam sürdüğünden bahsetmedim.

Arabamın arkasına her sabah parkeden arabalardan, otoparktan çıkmak için 20 dk beklememden, nasıl insanların bu kadar salak olduklarını düşünerek her hafta 2 saat dairelerin zillerine basarak geçirmek zorunda olduğumdan bahsetmedim.

Sahilde gece maçtan dönerken sahilde ışıklarda durduğumda camıma yanaşan fahişelerden bahsetmedim. Bu sebepdendir ki saat 9 da kız arkadaşlarımı almak için bostancı ışıklara gittiğimde, yanlarına araba yanaştığını, bu sapıklar yüzünden nası kötü hissettiklerinden bahsetmedim.

2 sokak ötemde uyuşturucu satarken gördüğüm liseli gençten bahsetmedim.

Daha 2 gün evvel müşteri kapmak için dolu yağarken çat diye yolun ortasında durup bize zincirleme yaptıran taksi şöföründen bahsetmedim. Sen napıyosun lan diye yakasından kaldırdığımda müşteriye "gelmiyormusunuz" dediğinden bahsetmedim.

Biliyorum ki Amerika dada var, Almanya dada manyağı, sapığı, stresli yaşamı. AMA BUKADAR MI? Yaşadığımız ülkeden bahsettim, kaçmak istediğimden değil.

Ha şimdi izninizle geleyim sizin değindiğiniz noktalara;

Ben doğuluyum Ali Hoca'm. Aslen anne ve baba tarafım ikiside anadoluğunun göbeğinden gelir. Türk derseniz damarımdaki kanın son damlasına kadar Türk'ümdür. Milliyetçiyimdir ve Milliyetçiliği iyi bilirim: Bu ülkede Milliyetçi yok denecek kadar az olduğunu bilecek kadar iyi bilirim. Gençliğe Hitabe demişsiniz. Onu da iyi bilirim. Bursa Nutkunuda bilirim. Günü gelince elinde T.C. ana yasası, sırtında ay yıldızlı bayrağı en önden gidecek olanın ben olduğumu, arkama baktığımda üç avuç insandan ötesi olmayacağınıda iyi bilirim.

Bunları söylemenin birşey ifade etmediğini de iyi bilirim.

Dün Mustafa Kemal özgeçmişini bitiridi editör arkadaşlarım. 25 sayfa kadar tuttu. Tahminen yazılmış en büyük Mustafa Kemal yaşamı oldu. Her ay 110 özgeçmiş yazıyor editörlerim. Türkçe dediğiniz zaman en geniş içeriği BEN sağlıyorum bu ülkeye. Ne milliyet gazetesi, ne Türk Dil kurumu. Her ay 1000 lerce paragraf Türkçe içerik ürettiğimi iyi bilirim.

Hollandalı milyoner yazara mail atıp, sizinle röpörtaj yapmak istiyoruz dediğimde telefonla bana dönüp "Elbette mutluluk duyarım" dediğini iyi bilirim. Kıçı kırık gazete yazarımızla, futbolcumuzla röpörtaj yapmak için kaç ay uğraştığımı iyi bilirim. Kameramla, fotoğrafçımla beni kafelerde bekletip gelmeyen devlet sanatçımızı iyi bilirim.

Ne yapmaya çalıştığımı, nereye geleceğimi iyi bilirim. Bu ülkeden kaçmak isteyen insanın bu emeği bu ülkeye harcamayacağınıda siz iyi bilirsiniz.

Nesin'e kırılmışsınız. Neden merak ettim? Yanlış söylemiş %60 demiş 70 demiş derseniz evet haklısınız. Yanlış söylemiş, az söylemiş. Çok az söylemiş.

Benim hiçbir umudum yok bu ülkeden. Benimkisi eğlence sadece, benimkisi at yarışı gözleri kapalı. Annem anladı onu okuyunca bu masalı...
__________________
Biyografi - Paris
Alıntı ile Cevapla