Sonsuzluğa Doğru
Yorgundum, birkaç büyük bardak çay içtikten sonra, sık sık elektriklerin de kesilmesinden dolayı erkenden yatağa girdim.
Ardı arkası kesilmeyen öksürük krizi ile uyandım. Su içtim, boğazımdan yavaş akmasını sağlayarak bardak bardak, bir lokma da ekmek aldım ağzıma. Yeniden yatağa girdim, bir o yana, bir buyana derken kaçan uykumu yakalayamadım, bir türlü.
Çıkıp yataktan, giyindim ve bilgisayarı açtım arkabahçeye baktım. Sayın Mazhi’nin son gönderdiği iletiyi okudum.
Ecevit, sonsuzluğa doğru yola çıkmış!
Uykum büsbütün kaçtı.
Yolun açık olsun dürüst ve ilkeli adam. Sen nazikliğinle, demokratlığınla, laik çizginle, doğruluğunla ve sanatçı kişiliğinle benim hafızama kazınmıştın.
|